Sahil boyunca yürüdüm..Esintini bekleyerek…
Apansızın hava bozdu.. Kükreyerek-gürleyerek!
Kapkara bulutlar sardı! Ha indirdi-indirecek…
Zannettim ki beni alıp,tepelere götürecek! ..
Habercisiydi ESİNTİN..Üç-dört hafta öncesinden;
Acımasız bir fırtına geçti şehrin üzerinden! …
Tüm Gökyüzünü kapladı,günlerce kara bulutlar! ..
Kasvet soktu yüreğime,söndü ruhumda umutlar! …
Sahilboyunu döğerken,üstüste gelen dalgalar;
Sular bastı koca şehri,devrilip-gitti ağaçlar! .
Fıtınanın öncesinde,yüreğim derin hazdaydı..
Mutluluğumun sebebi ne Güneş’te,ne YAZ’daydı…
Şehrin ana caddesinden,kâlbe ferahlık getiren;
Sahilboyundan,kumsaldan tatlı-tatlı esip-gelen...
Ruhuma ferahlık veren,ILIK ESİNTİLER no’ldu?
Misk-ü Amber’den daha hoş ESİNTİLER kayıp oldu! …
Hoş kokmuyor Sahilboyu…Güzel kokmuyor caddeler…
Sokakların boynu bükük…Benim gibi matemdeler…
Bilmiyorum.,yaşar mıyım? ..Umudum gelecek YAZ’da…
EŞSİZ,HOŞ ESİNTİN için kâlbim RABB’ına niyazda…
-ERDEK-28.09.2008
* ZEYNEP ORAL’ın (ESİNTİLER) isimli kitabını okuduktan sonra..
“..ESİNTİ, fırtınalardan çok önce,ya da çok sonraları esen,hafif,
tatlı,hoş bir rüzgârdır…” diyor…
Kayıt Tarihi : 13.5.2012 20:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!