Koşuyordu hoyratça, bulutları önüne katmış rüzgâr
Şaklıyordu kırbacı; yarıyordu havayı, bölüyordu acımasızca
düğün pastası
Şaşmıştı; şaşakalmıştı kara kara bulutlar
Kaplamıştı kara bir çarşaf gibi mavi gökyüzünü
matem havası
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman