Fırtına Şiiri - Hasan Ceylan 3

Hasan Ceylan 3
4

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Fırtına

Yolum bitmedi daha
Açık denizde gibiyim
Geldim şehri istanbula
Dalgalar,lodos,fırtına….
Yıllardır aynı dert..
”Ben genç kızım,hani benim odam…..!
Özlemin,Rüyanın….
bütün arakadaşlarımın da var…!,hani benim odam….!
22 yıl 2 ay+ 6,5 yıldır kullandığım yatak odamı veriyorum
Gardıropunu çıkar ordan…!
“kızım aynalı istemiyor muydun …işte aynası maynasıda var…”
Eski o,eski….sök at..!
“kızım sapasağlam niye…,nereye atayım…! “
Bana ne…! at istersen çöpe ..!
Zehir etti,ettin be…. !,
bir yandan da diyorum haklı !,ne yapmalı lan ne yapmalı !
Koydum kafaya
Bir hafta sonu
Söktüm gardrobu,onun odasına taşıdım…
22 yıl 15 gün annesinin kullandığı
anneannesinin anneannesi ‘nin bize düğün hediyesi olarak aldığı
Karyola hariç herşeyi
Çöpede atmadan makyaj masasını balkona
Etejerleri de üst üste ,taşıyıp kurduğum,kurduğumuz gardırobun yanına istfledim…
Yardım etti yani ağabeyim Mustafa…
Aman allahım….lodos,ve Fırtına dinmek bilmiyor
Altüst ediyor teknemi..
Hazırlıklıydım aslında
Fakat kısmet olmamıştı….denk zaman yaratıp,IKEA ‘ya gitmek…
Anah…evdeki hesapta çarşıya hiç uymadı… -2-
Sözüm ona Üniversite son sınıfta Staj yapacaklar..
“bizim meslek lisesi öğrencileri bile son sınıfta staja giderken
asgari ücretin üçte birini alırlar…
3308 sayılı usta-çırak –kalfa kanununa göre…,
Ne hikmettense
Üniversite öğrencilerine
stajlarında para bile verilmez…!üçün biri bile..!,üçte biri bile..!
Herşey özelleştirilmişken
Ve çok sözünü ettikleri %25-%50-%100 bursa rağmen..ki %100 bursu kim kazanmış…
Velhasıl bizimki de % 25 burslu hesapta …
Yaz başında konuşmuştum…
Haklısınız,olmayabilir….En iyisi Eylül de yatırın, yatıracaksanız…
“Baba okul harçları belli olmuş deyince
Atladım gittim..Sözüm ona Vakıf üniversitesi “Bezmi-Alem”
Benim gözümde bütün üniversiteler soygun yatağı…..
-Beyefendi ” 8 Eylüle kadar yatırın !,kızınız ,ders seçimi yapamaz yoksa !
Ve kapıştım tabi….böyle,böyle demiştiniz..! şimdi bu ne demek…!
-kurala uyan olduktan sonra koyunda koyun oh ne ala…!
Düşünün Beslenme Diyetisyen bölümünde okuyan öğrencinin yıllığı 136940 TL…
% 25 İ 34235 TL…
Ve ben bir öğretmenim kızımı okutuyorum…Harçlığı,cartı,çurtu….
Evlat acısı gibi koyuyor tabii…
Ve oda haklı ,arkadaşlarıyla kendini kıyaslaması ve farkımızın,farkınının görmesi kaçınılmaz…!
Ve dip dalga….!
Alabora böyle başladı..
Anadolubankta
Mayısta 28 bin yatırmış,tavsiyeler üzerine altına dönüştürmüş
onuda faize bağlamıştım
Aklımsıra ,3-5 de ilave eder ,bu işten de sıyrılırım en kötüsü diye düşünürken…!
Anah..! altın bile düşmüş …
biz getiri beklerken ,birde düşmesin mi.?
Hayda..
Ne yapmalı ya…
Vadeli hesaptan takviye veya ,vadelinin vadesi dolduğunda ki ,
Bugün yarın oda…
Nede olsa haklıda
Hem son senesi birde…
Neyse düşündüğümü uygulayıp…birinci merhaleyi atlattım derken…
Babba gardrop alacaktın,alacaktık…!
Yine iş düştü başşa
Sezarın hakkı sezara..
Gönlünüde alayım ya…
Kredi kartı çıkarayım Ziraatten de ..yırtayım diye tasarladım
Kredi kartı çıkardım ..çıkardım ama…şifresini bile alamadım…
2-3 haftada bunun için koşturdum
Sonunda ulaştım amacıma….
Devam ediyor Fırtına …Vuuu,Vuuu,vııavvvv,Vıavvv Vıuaav,Vıuavvv
Hafta sonu bir gün
Sedarete çıkan kavuklu gibi …yolumuz göründü İKEA ya…..
Bambaşka dünya tabiii
Güzel,hoş,akılcı bir sürü…seçenek..!seçenek…!
Nihayetinde beğendi bir gardırop…
Siparişi demiyeyim ama …bir çıktı ,aldık işte..
Kızın olsa ne fayda…
O da bırakıyor yarı yolda…
Odasında kafasına göre plan üstüne plan yapıyor ,aklısıra
Bir hafta 10 gün sonra bir daha gittik…
Bitsin artık şu çile istiyorum
5 li …Aynalığı ,stoklarında yok…
Neyse bu sefer olanları ve ekstra ıvır zıvır şeylerde alıyoruz….
Malum…gönlü olsun…gönlü olsunda..!
Hayattan bile bıktırıyor insanı..
10 gün sonra geldi mübarekler…
Bir 10-15 gün sonrasıda kurulum için ustası…
Hayda…bir iki parça hatalıymış,değişilecek…!
Bu arada bir aydan fazla zaman geçtiği için bir daha ziyaret..
Tabii bir-iki ufak hediye daha…
Kıvrım kıvrım kıvrandığından en yakının bile anlamaz.. anlamaz ki
Nihayetinde eksiklikler ve aynalık….
Ve montajı tabii
Bir yerde de diyorsun,tamam ..tamam…,
gönlünce her bir dolaptakileri toplasın odasına…
Ne gezer…! Bir ay,3 ay ve hala…hala..!
Ve bu aralar kalakalmışım fırtınaların ortasında…
Yazılım kursu da başlamıştı…
DeSmart Pro Bilgisayar kursu Kadıköy,Kadıköööy..!
Aman aman öğrencilerde bir Deniz Ak hoca tutkunluğu
Umuda yapışmak için…
Dershanenin Bilgisayarları bile açılmıyor…
Diyorum ki kendi kendime özel sektör bile böyleyse..
Tut dilini oğlum tut…tutmaya çalışıyorum
Paşa hazretleri 4 saatlik dersin 1 -1,5 saatini
Pastanede…öğrencilerle sohbete ayırırır,sözümona
Cebinde beş kuruş para olmayanları toplumsallaştırmak ayaklarına
Kaynaştırmak adına
Çay-yemek ısmarlayarak geçiştirirdi..
Doğruya doğru bu işinde piri gibi gelirdi insana,ve bana …!
Yok orayla sözleşme yaptım,yok burayla sözleşme yaptım..
İki ayda kaldık yaya…
Hafiften bir dokundurunca..
”Çık bu gruptan da demez mi” soğutmuştu ya… -
Bu aralar face de ve ingstarmada…reklam üstüne reklam..
Dürtüyor insanı ..gıdıklıyorda,dürtüyorda..!
“eserlerinizi getirin basalım..ücretsiiiz..”
Ben 5 numarayım,beş….beşide hazır…fena olmaz yani
Ah çoçukluk ,gençlik yıllarım..
Yanyana getiremedik,biriktirip birikim yapamadık ki hiç..!
Borç-harç yaşam…karınca kararınca denkleştirtik miydi ,
yarabbi şükür..!
Sıvadım kolları…
Öyle hülyalar denizinde değilim ama
Sesim,soluğum çıksın…adım,sanım
“şöyle yoklama çektiklerim beğenmiyor değil hani…”
Araladım bir –iki…“olumlu.. güzel mi güzel…”bu iş tamam…”
Nerden çıktı bu
Aynı okuldayız meslektaşız….
“Hocam şiirlerini beğendim ya..benim tanıdığım matbaacı var
Birini bastırmada yardımcı olayım…”
Atmaca gibi atılmış demek ki bana
Fırtına,dalga dalga başlangıcı alabora..
Zatı muhterem İstanbul Üniversitesi Öğretim üyesiyim diye lanse ediyor kendisini
Neymiş efendim
“dekan hazretleri öğretim üyesi fazlalığından MEB bağlı okullarda görev yapmasını onaylamış…”
15.800 aylık alıyormuş,3800 kadarda ek ders ücreti,birde bizim okuldan ders ücretide cabasıymış..
“İngilizce ve Matematik Öğretmeni” …
Bakıyorsun alçakgönüllü,içten samimi ve bizim gibi muhalefet..,kafadar yani..
Çok söylemi mantıklı,eli açık,bonkör….!
“Öğretmen odasında öğretmenlerden çay-şeker parası toplanır…”
Olmaz öyle şey deyip …
300 yüzü sıkıştırmış sözümona toplayan kişiye…
Benimde içten içe kızdığım bir olaydı bu…
”Helal olsun lan dedim içimden “
Okuldan çıktım gidiyorum “bahçede banknotta oturuyor…hocam çok beğendim şiirlerini yav..”
Telefonununu verdi,kaydettim,zaten yüklüydü ..
gönderdim ,bir ikisini…
“benim tanıdığım matbaacı var bir kitabını bastırayım…”
Sen bir oku bunları ..ben kursa gideceğim Kadıköye …
Kurstayken aradı..aramaz olaydı
Bizde oltaya düşen balık gibi atıldık
-“bu akşam maç varmış,kurs erken bitecek..!”
Birde böyle dümeni vardı Deniz Ak efendinin…
Fenerbahçe Stadında maç olduğu günler …
ulaşımda sıkıntılar olurmuş..
TRT-3 ten maç özetlerini seyredersem seyrederim…
Stada mıtada maç seyretmek akıl karı iş mi..
eziyeti-itişi kakışı da caba…
Erken çıkmak,gönderilmek işimize de geliyor yani…
Bir de dedikleri doğruysa,yaşanıyorsa hengamem…
Ve aradım,erken çıkacağız bu akşam…
“Cevizlibağda buluşalım…”
-“gelince ararsın…birçay içeriz hem”
Doğru erken çıktık,geldim ve aradım…
Kakao denilen cafeden çıkarak el salladı,velhasıl buluştuk
Bir derken,iki,iki derken üç…
-“hocam ya ben bedava dedim ama ,matbaacı olmaz diyor,ben inan senin için 1000 TL verdim..”
Ki o aralar face de ,ingstramda “eserlerinizi bedava basıyoruz,eserlerinizi bekliyoruz”yayınevi reklamları gırla..
Ben flora kitapla iki ktap için anlaşmıştım zaten….
3 kitap daha var..hadi birinide o bassın…
Ama ben yinede diyorum ki …ya dağıtımı,pazarlaması…!
Bir yerdede düşünüyorum…bunuda elden satarım…,
günlük harçlıklar çıkar mı ,çıkar…
“madem öyle benim yanımda para yok,gideyim
karşıdan çekeyim dediysem de..
“-dur dur ,burdan hallederiz ” internet bankacılığı yok mu senin… dedi
-ben anlamam bu işlerden dedim…
Uzandı cep telefonumu aldı,1000 TL çekti benden..
şifremı sordu muydu..?
Hatırlamıyorum bile..üzerine bir çay daha…
Ve aklımız sıra yarın Cumartesi 9.30-10.00 buluşacağız
ve matbaacıya gideceğiz…
Cumartesi buluştuk,aynı cafede …
çay ,yanında börekmi,çörek mi ne …
Hadi gidelim…
”-hocam benim matbaacı Tekirdağa gitmiş,bugün yok…”
Haydaa,hani gidecektik..!
Önce başka gün gideriz dediysede..
sonra kıvırarak ,bu işin galiba olmayacağını söyledi
Ve doğal olarak paramı geri istedim,
yine cep telefonumu aldı ,parayı yatırdığını
Yalnız pazartesi günü hesabıma gececğini söyledi…
Ve doğru pazartesi günü 1000 TL hesabımdaydı…
Çarşamba-Cuma günleri dersimiz yoktu…
Zatende okulmuz yıkılmış,
5-10 yıllık süreç sonunda tekrar yapılması nedeniyle
İTO M.T ve A.L bünyesinde ikili eğitime başlamıştık..
3-4 yıl omuştuda,birde pandemi süreci..
Ve biz Zeytinburnu MTAL olarak
öğleden sonra 14.00 derslere başlıyoruz
Akşam 7-7.30-8’e kadar…
Ben Meslekçiyim…güç bela kabul ettirdik,ettirdim..
Benim dersler 9.55- 10.55 de başlıyor ,neredeyse 14.00 de bitiyor
Salı –Perşembe akşamları Kadıköydeki kurs..19-23 arası…
Sabahları telefonla arar,kahvaltıya çağırırdı..
Ben eşi kanserden vefat eden,kızıyla yaşayan,
okutup adam etmeye çalışan Mehmetçik
Benim kızanda 10-11 den önce kalkmaz…
Cafede,pastahanede kahvaltı yapmak…! dışarda yemek yemek ..!
Hiçte yapmadığım şeylerdi..
Hem kiminle gideceğim…hemde masraf…!
Gitmezdim yani,
Kızana bazen simit,açma poğaça alır çayı demler ,kahvaltımızı yapardık…
Ama ben hep erkenciyim…
Ve kızanın huyu suyu bir değiştiki sorma !,
rahatsız etmekte pek istemiyorum
İki lakırdı etmek ve pastahanede postahanede kahvaltı etmek…
Cebimden de çıkan beş kuruş ta yok,aklım sıra misafiriz de
hiçte dokundurtmuyor…!..Sorma…!
Bir gün yine İşbankası kartımı aldı…
Hesabımda 3900 Tl vardı…
herhalde sohbet sırasında kaşla göz arasında cep telefonumu almıştı..
Aaaa…İş bankası kartını takıyorum para yok..!
Ne yaptın lan…!
Tamam hocam yatırayım…3900 vardı dimi…dalga geçer gibi…
Tamam paranı yatırdım,gidip bakabilirsin istersen…
Ve hakikatten baktım..parayı yatırmış…
Bende bu 3900 parayı Ateş yayınlarıyla-Nurcan Hanımla tanıştım,konuştum…
Prensipte anlaştığımız için ayın 15-16 vereceğim…
Demek ki bu ara yoklama çekmiş ve ben yutmuşum…
Babam anlamam ki bu fırıldak işlerden,katakullilerden…
Ben Bakırköy Atatürkçü Düşünce Derneğinin Aktif Üyesiyim de…
Boş bir günümü derneğe,dernek çalışmalarına ayırıyordum da…
Gerçi
Yaptığımda bir şey yok..Giderim derneği temizlerim,havalandırırım..
Kitabımı okurum,gelen giden üye ve vatandaşları
elimden geldiği kadar iyi ağırlayarak
İnsan olmanın şerefi,namusu,haysiyeti içinde
Anılar yaratmak ve biriktirmek…
Zaten pandemi nedeniylede 1,5 yıl kadar kapalı kalmıştı..
Cuma günü daha müsait gördüğüm için ,bugünümü ayırmıştım…
Ki sorunlarımız diz boyu ve hiç bitmez..!
Birde taşınacağız olgusuyla ..herşey paketlenmiş vaziyette oturuyoruz..
Takıldı…Gittik .
Bahçeyi temizledim ..Hava güneşli…Sonbahar günleri
Yapraklar kavrulmuş,yeryer dökülmüş..Sandalye ve sehbaları attık,Çayı koydum,
Nuh zamanında kalma eski televizyonumuzu beğenmedi beyefendi
Aaa hocam şuraya 70 Ekran LCD televizyon alayım,alırım…
ve tesadüf
Sanat okulundan arkadaşım Hayrettin Kurşunlugil aradı…
Gel abi burdayım,dernekteyim deyince …
Simit –Açmalarını kapmış geldi
Bir güzel sohbet…üçlü masada oturur gibi…
Hayrettin Beyin anıları ve anlattıklarını..
Can kulağıyla,ve bal dökülmüş kadayıf tatlılığıyla,dinliyoruz,dinledik
Ve Can dostum “Hadi sizi yemeğe de götüreyim…””
Ah..Ah…kare kutumdaki anılar…
Sultanahmet’teyken bir neden sonrası bana pantolon ve boğazlı kazak getirmesi…
Israr edince …
O da takıldı tabi…
Benki 50 yıldır İstanbuldayım… -10
Lokantalara hep kavanozun içindeki peynir gibi bakmışımdır
Yedik içtik…tatlısıda cabası,..
Bu ara nerden laf açıldı …Gene Hayrettin beyin oğlu İlker …
ve kanserden 3 ayda vefat eden gelini.. Nilgün..
ve adına Yalovada yapılan Ahbab Çavuş dayanışmasıyla organize edilen Park..
ve değirmenin suyu..
ve bizimki atıldı hemen…
“kanserli bir öğretmenimiz var…yardım topluyoruz…
2000 TL bağış yaparmısınız…,TC numarasını da verdi “
Ve bir gün sonrasıydı yanılmıyorsam…
”Senin ne kalender arkadaşın varmış…göndermiş parayı..Bak açayım kanserli öğretmenimizi..!”
Tabii hiç açmadı ve göstermedi…
Ben kendi fakirhane dünyamdayım….
Bire yüz,bin katarak…şunun surasında yaklaşan sonumuzda
Yinede kimseye,kimseler muhtaç olmamak..
Ve kızanı kurtarmak kızanı…
Hayal ötesi şeyler … ne mümkün..!,
Ben bir kez bile uçağa binmedim,tiyatroya paramla gitmedim,
konsere monsere de gitmedim..
Olmadığından tabiii
Ama 75 den beri adım adım,flemalarla,bayraklarla arşınladım meydanları,sokakları..
Aşkın,sevginin,özgürlüğün..,grev çadırlarındaki dayanışmaların ekmeğin ve gülün, gür sevdasına nefes katarak
Bu aralar hep altımızı oymuş altımızı…
Ah şu dijital teknoloji…
Ekim böyle geçti..
Sabahları erken gittiğim günler aklımsıra ,öğretmen arkadaşlara çayı hazır hale getirmek için
Semaveri suyla doldurur,fişini prize takar ,su kaynayınca
bir demlik çay demler ,hazır hale getirirdim…
Bazende öğretmen masa ve sehpaları da silerdim..
Çoğunlukla o da gelir merhabalaşırdık..
Bir müddet sonra tanıştık,kendini
İstanul Üniversitesi Öğretim üyesi diye tanıtıyor,
Dekanın öğretim üyesi fazlalığından
MEB öğretmen olarak görev yapmasına yeşil ışık yaktığını falan ….
Bakardım bizim çalıştıramadığımız
öğretmen odasındaki masaüstü bilsisayarda
İngilizce notlar hazırlar,çıktı alır görürkende
İçimden –“öğretim üyesi farkı bu olsa gerek diye içten içe söylenirdim
Tabi benim sözümona atelyemiz bodrum katta olduğu için
Ara teneffüs ve ders bitiminde şöyle bir yoklar,gerektiğinde birdak çayımı yudumlardım
Kurslara devam…
dertleşirken ben mi söyledim,yoksa nerden duydu,veya pompalandı
Mayısta yaş haddinden emekliyim…
Tabii onun ve genelde çoğunun gözünde gencim daha
Ve taş çatlaşa 50-55..
Bu sebeble de takılırdı tabii..Maşallah hocam maşallah…
hiç göstermiyorsun Valla..
Yalnız o değil ki…
İçten içe sempati duyup bir türlü konuşamadığım Pınar Hanım da
Şaşkınlığını gizlemezdi..
Ki eşim vefat edince biraz borç harç kalmış ve kızım
Anadolu Lisesini kazanmış
Ve hemen yakınımızdaki
Rüştü Olcay Anadolu Lisesine kayıt yaptırmıştım…
Ve çok ilginç..
Eşim kanserden vefat edince öğrencisi olduğu okuldan,
sınıf arkadaşları ayrı,öğretmenleri ayrı başsağlığına gelmiş…
Şimdi nerdeyse 36 yılımı harcadığım okulumdan -12-
3-5 öğretmen arkadaş,o da Camiye gelmişti…Camiye…
Ki aslında özverili,fedakar olmakla birlikte
böreğim,çöreğim olmadığı içindi herahald…!
Evet birde beklentim vardı galiba
Mademki İngilizcede biliyor ve öğretmen arkadaşız da
Biraz gösterir ve çalışırsak ,kavramama ve anlamama da katkısı olabilir ! mi..?
Okulda da dersim erken bittiğinden çağırdığında gidiyordum sınıfına
Öğretmen masasına oturtuyor
Veya ben kalorifere yapışıyor ,pencere kenarına takılıyordum
Yine çayımı eksik etmezdi ..
Son 3-5 dakikada ,yok internetim bitti,yok sarjım azaldı…bahanesiyle
Telefonumu alırdı masadan…
Anadolu Banka 6200 yatırdım…Faiz indirim günüydü..
Yarım saatte diye diye bırak beşi ,5-5,30 kadar beklemiştim,beklemiştik…
6 da çıkmış,yolda 6,20 geçe beklenen mesaj gelince dönmüş…ama yine işlem yapamamıştık..
Eski müşteri olduğumdan,Burcu Hanım “-tamamdır,merak etme sen,yarın bakarım ve bağlar,haber veririm dedi.
Bu aralar yine bazı sabahlar çağırıyor,ısrar da edince
Birazda değişiklik olsun mantığıyla takılıyor
10.00-10.30 da eve dönüyor,kızana kahvaltı hazırlıyordum…
Bir yerde de için için tepki göstermeye başlamıştım..,
Beni öyle zırt pırt çağırma,benim sana öyle çaymış,yemekmış ısmarlayacak param yok..
En güzeli gelirsin evime birgün evde kahvaltı yaparız…böyle hazıra dağ dayanmaz…
Birde durmadan bahsederdi
Yok efendim 80-100 dönüm tarlaları mı varmış
İcara mı vermişler,
Bir kardeşi varmış Ezzacı…beraber ikisi bölüşüyorlarmış
Kardeşi heray 15-20.000 öyle gönderiyormuş..,
Bakıyorum…yinede alçakgönüllü,samimi,içten gibiydi
Ne yapar insan….arkadaş,candaş bulunca ..,
Sıkıntılarını paylaşır,hayatını anlatır ,döker içini…
Ki zaten en büyük problemim yalnız yaşamak..
Biraz işitme kaybı..gürültülü ortamlarda duyamamak,anlayamamak…
Ve doğal olarak öfkeli olma ve içe kapanma hali…
Ve herşeyin dijital teknolojiyle dönmesi yürümesi
Öğretecek insan kurum ve zamanın olmaması
Vede herşeyin maliyet içermesi,bunu göğüsleyecek ve karşılayacak
Geliri ve imkanı devlet babanın bize vermemesi…
yine de mahkum ve mahrumiyeti yaşam biçimi kabullenerek
düş,rüya ve hülyalarımız için….birikimler yapmak…
çok şükür elim sıkıydı,hesabımı kitabımı bilirdim
lükse,sükseye son derece karşı…kendi yağımla kavrulur giderdim
ve 15 ekimdi ..bankamatikden aylık yatan miktar çıktısını alıp..
-“bak benim aylık gelirim bu..,15-20 yıldır sözüm ona da
birin dördündeyim…biri dördünde…
Ama bak işte yatan miktar 6.100 TL…
onun için ,benden bir şey bekleme..,
Ve madem öyle akarın kokarın var,ve 4 yıl daha burdayım diyorsun
Ev al..kira derdinden kurtul ..!
Oturduğun evi al ,alabilirsen..mesela..!
Bu sözlerim üzerine birkaç gün sonra…
”sen baba gibi adamsın,baba gibisin,çok doğru söylüyorsun..
Ben de senin gibi yanlızım,
başıma ne olur ne olmaz bir şey geldiğinde sahip çıkarsın
Sanada bir 100.000 vereyim…”
Sözümona beni kendisine” Sağdıç” belirlemiş gibiydi…
-senin parana puluna ihtiyacım yok,
İstanbul çok kozmopolit bir şehirdir”Dikkat etmek lazım…
Bu yine ısrarla bu lafı bir müddet eveleyip,geveleyip durdu…
ama hiçbir zaman da vermedi..
Haklısın ne olacağı belli olmaz insanın,zora düştüğünde sahip çıkan biri olması güzel şey tabii…diyerek
Geçiştirip ,atlattım mı ?,
ki bazen içten içten içe … fenada olmaz diye düşünmüyor değildim…
Meğer bunlarda urgan ipinin bir parçasıymış….
Bir gün Ziraat Bankasına gittik.
Dışarda yine bir kuyruk bir buyruk…
Aaa bu kuyruk muyruk dinlemeden pat içeri daldı,
tabii arkasından da ben…
Pat yukarı çıktık..
Ne TC numaramızı girip sıra numarası aldık,ne sıra ne mıra…
Şaşırmıştım..
Yukarı çıktığımızda da ..bir havalesi mi ne vardı…
pat selam verdi,5 dakikada Beşiktaş…. Beklemeden.!
İşini halletti iyi mi..?
vay be…
nerden geliyor lan bu kıyakçılık dediğimde
-“Oooo benim buradaki hesap haraketlerimi bil bilsen…
680.000 param var
Tabii ilgilenecekler demez mi..?
Gayri ihtiyari ben başımdan geçenleri anlatmıştım..
Ulan ne bekliyordum ya..,sıraya gir, numara al, bekle…
,bekle Allah bekle…!
Kızanın şu İkea alışverişi için kredi kartı çıkarayım dedim 3 hafta bekledim valla
,bırak şifre almak için bile 2-3 hafta bekledim,
en sonunda veznedeki biri yardım ettide ..almış oldum
Zaten çokta kalmadık aslında…5-10 dk geçmez…
Cevizlibağda Yine Kakoo Cafede buluştuk…sohbet ediyoruz…
Nerden aklıma geldi tam karşımızda ki
Yeşil Emlak GYO nun
beni yıllardır dolandırdığını
ve başımdan geçenleri anlattım
Kısacada yarın evrakları getireyip gör..dedim
Ertesi gün yine buluştuk ,Dosyayı önüne koydum…okudu,okudu
“vay Amcıkağızlar dedi….ve bana yardımcı olacağını söyledi…
O zamanda benim dilim çözüldü yaşadıklarımı anlattım
30 yıl öncesini say…
Bacanak Basın sitesi-Bahçelievler Garanti Bankası şube müdürü..
O zamanlar çıkmıştı Bireysel emeklilik
Baldız ablasına söyleyince bizde ileride …mantığıyla yaptım,yaptırdık..
Eşim,kızım,ve kendi adıma..
Eşim adına 50 Euro,kızım adına 100 dolar ,kendi adıma 200 Tl ..
10 yıllık süre sonunda toplu paranı alıyorsun…
10 yıl dolunca kanun mu ne değişmiş…55 yaş hikayesini çıkardılar..,
O aralarda eşim kansere yakalanmasın mı…
5,5 yıl neler çektim,çektik yahu…anlatılacak gibi değil..
Ben 55 yaşımı doldurduğum , 10 yılımızda dolduğundan ,
kendim ve kızım adına birikmiş Paraları aldım..55-58 bin arasıydı…
birikmişlerimide ilave ettim 82.000 Tl param oldu..
Bizim için büyük para..Çarçur olmasını istemiyor,
ve çarçur olmasından korkuyordum..
Önce Garanti bankasına Faize yatırdım..
Ayda 400 lira getirisi vardı,ikinci ay biraz düştü..
En iyisi ev alayım diyordum ama ,elimdeki parayla
ancak bodrum kat alınabiliyordu..
Kendi mantığım…oturmayacağıma göre kiraya veririm,
kendi de,değeri de artar mantığıydı…
Hanım ve Kayınvalide bodrum kat diye aldırmadılar
gelip bakmadılar bile…
Yeni bitmiş bir binanın bodrum katıydı ve 75 metrekare…
Sağdan soldan baktıysam,baktıysakta ikna edip alamadık…
Ama gözüm hep en azından 1+1 daire almaktı… -16-
Şanş işte bu Yeşil Emlağın
Beylikdüzünde 1+1 daire 55.000 reklamları İnternetteydi..
Gittim…konuştum…ne kör Salih..,Daireler bitmiş…
O ara kazançlı bir yatırımdan bahsettiler..
Efendim Beylik düzünde,ve Tuzlada Otel İnşaat yapacaklar falan filan
Düşüneyim dedim..Mantıklıydı,kağıt üstünde…
Beylikdüzü yakın olduğu için orayı tercih ettim…
Kısaca hikaye de yapılacak otelden oda alıyorsun,süit daire diyorlar
Süit dairelerini senin adına işletiyorlar ve sanada
süit daire başı 200 Tl veriyorlar ,verecekler
24.000 suit daireler,peşin alırsam 21.800 sayacaklar ..
Yalnız otel inşaatı
19 ay sürecek veya 19 ay sonra ödemelere başlayacaklar..
Süre…herhalde,normal şartlarda hayat boyu..!
Mantıkende öyle olması gerekir…+ 3 yıl sonra 1+1 ev alma avantajı…
Yine eşim ve kızım adına birer süit daire kendi adıma 2 suit daire aldım…ve paralarını da peşin verdim
Birazda indirim mi yaptılar ne
81.600 Garanti Bankası /Telsiz subeşi aracılığıyla gönderdim..
Eşimde bu bu aralar Meme kanserine yakalanmış mı…
boğuşuyoruz…
3-4 aile 5,5 yıl süren savaş….
ve işte eşim Kanserden vefat ediyor..25/2/2015
Ve gerçekten 19 ay sonra
Eşiminde vefat etmesin den 3-4 ay sonra ,her ay banka kanalıyla hesabıma 823 Tl yatırdılar…
2,5 yıl sürdü ,ödediler…
2017 sonunda pat kestiler ..git,gel,git gel…ödemezler…!
Birde insanları ayrılmaya Fesih sözleşmesi yapmaya zorluyorlar…
Gizem Garip-Selda Hanım birde biri daha vardı ya …
neredeyse ahbab çavuş olduk amma…ödemezler..!
Eh insanın burnunun ucuna gelince,…Lanet olsun diyor ya..! -17-
Tenmmuz 2017de
Kızımla gittik,eşim vefat ettiği için E devlet üzerinden sözümona işlemleride yaparak
Fesih sözleşmelerini imzaladık….ama o kızgınlıkla,
biz; evraklardan bir nüsha almayı unuttuk…!
Veya katakulliye getirdiler…vermediler..!
Bir iki yıl bu zoraki ,dayatılarak imzalatılan ,imzalamak zorunda bırakılan bu evrakları bile vermediler..
İstanbulun göbeğinde Topkapı da,Hançer gibi dikilen
şu karşıki binada Vurgun,Soygun…
İçeri bile giremiyorum,almıyorlar…
Elimdeki evrakarı İstanbul Zeytinburnunda tanıdığım,bildiğim
Avukat Asım Güven Gösterdim…
-“abi bunlar niye ödemez,sözleşmelerimiz de bunlar …
deyip göstersem de
“-Hocam ;bir bardak soğuk su iç…,
bunların hepsi kağıt parçası demez mi…?
Donup kalıyorsun..iki yıl böyle geçti…
Yeşil Emlağın önünde bir grev,bir kalabalık vardı 2018 de…
O esnadan yararlanarak ,fesih sözleşmelerini aldımda …tesadüf..!
Bakırköy ADD O zamanki Başkanı Av.Yusuf Kadıoğlu Sayesinde 2 yıllık mücadele sonunda
Geçen yıl bir 50.000 Tl kopardım…
İbneler de kızmın alacağı var şimdi … O da..
“-Avukattan hesaplat…ne alacağın var…,gider konuşuruz
yardımcı olurum yani….”

Hasan Ceylan 3
Kayıt Tarihi : 13.4.2022 20:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hasan Ceylan 3