Firez Yangınları Şiiri - Turgay Akbulut

Bu memleketin akşamları güzeldir.
Mevsimse bahar, açmışsa leylaklar
Tutmuşsa elini,
Dökülmüşse saçları omuzuna
Güneş göz kırpınca batmaya
Hafiften çıkar,
Lavanta kokulu rüzgar...

Bu memleketin akşamları güzeldir.
Kızgın güneş dolanır tepesinde
Al yanaklarını saklar, beyaz tülbentle
Yüreğinde çaba, elinde çapası
Binlerce vurur toprağa, binlerce
Yeşersin diye umutları
Güneş ayaklarının altına düşer
Toprakla kavgasından döner
Memleketimin cefakar kadınları...

Bu memleketin akşamları güzeldir.
Güneşle ay nöbet değişir
Mehtabı süsler zincir sesli böcekler
Karşı yamaçlar da, gecenin dansçıları,
Firez Yangınları
Ocakta çay kokusu
Tepeden bir pilot geçer
Takılır gözlerimiz ardına
Alır götürür bizi, belki de dünyanın öbür ucuna
Umutların hayaliyle geçer bağrımız
Kapanır göz kapakları
Güne meydan okuyan bedenler, geceye yenik düşer
Üzerimiz de kutsal bir el gezer
Kıyamaz uyandırmaya, okşar bahtımızı
Üstümüzü örter
Nöbetçi Anneler...

Bu memleketin akşamları güzeldir.
Bizi bekler hasret ağacı
Hasretinden sararmıştır dalları
Bir gün ansızın çıkar gelir,
Çocuklardan biri
Tıklatır camınızı
O an sarsılır, hasret çınarı
Dökülür hasretinden sararmış yaprakları
Düşer kokunuz içeri
İlk doğduğunuz gün gibi,
Koklar...
Sevinç gözyaşları
İşte o akşam en güzel akşamdır
Hasretle yenir...
Hasretle içilir...

Bu memleketin akşamları güzeldir.
Ne kara kışlar geçti
Ne kıtlıklar yaşadık
Ama hiç biri söndüremedi, içimizdeki yangını
Hiç biri alamadı bizden, yarınlara olan inancımızı
Biz mesut iken, fukara halimizden
Onlar! Marifet saydı çalıp çırpmayı
Utanın be! Utanın!
Bastığınız toprağa bir bakın!
Öyle değil! Adamakıllı bakın
Binlerce isimsiz şehit kanı!
Binlerce yetimin hakkı!
Utanın be! Utanın!
Şu insanların haline bir bakın
Bırakın!
Vatan-Millet edebiyatını
Bırakın çalıp çırpmayı...

Bu memleketin akşamları güzeldir,
İnsanları da
Yeter ki bozmasınlar,
Havasını...

(haziran 03)