(Barajlar Fırat vadisindeki kültürü silip yok etti)
-Bir varmış bir yokmuşla başlayan tüm masallar,
Baraj sularında boğuldu gitti.
Ne Kaf Dağı,ne Zümrüd-ü Anka kuşları,
Hepsi de bir anda yok olup gitti...
--
Deli taylar gibi şahlandın Fırat
Başını hep vurdun taştan taşlara
Dar kanyonlara yolun düşerken,
Uysallaşıp daldın derin uykuya...
Bazen yay kirişi oldun düz vadilerde
Bazen de yüreğe saplanan temren!
Fırat boylarında yaşanan zaman,
Bir su gibi akıp gitti durmadan! ..
--
Büyülü masallar diyarı sanki
Nice devirleri taşır üstünde
Yalçın kayaların en yükseğinde,
Bir bengi taş geleceğe yol çizer..
Adaf düzlüğünde otlu höyükler,
Asırların sırlarını saklarlar! ..
--
Güneş kaybolurken suskundur Fırat;
Şavkı düşer ayın çağlayanlara
Kıyısında akıp duran pınarlar,
Konuşurlar göklerdeki yıldızla
Tozlu,çamurlu patikalarda,
Garip yolcuların mırıltıları! ...
Bir tarih sanırsın ayağa kalkar!
Asur tacirleri görünür suda,
Babil'i düşleyip kürek çekerler! ..
--
Kaç kral ram oldu önünde Fırat?
Kaç sevdalı yürek ah etti durdu!
En yüce dağlara,surlara inat,
Çin Setti misali Anadolu'da,
Yolları aşılmaz,geçilmez kıldın!
Süleyman Şahımı boğdun suyunda! ...
Asya bozkırından kopan fırtına,
Soluklandı kıyında uzun bir zaman.
Nasıl ki aşıldı Çin Setti o gün,
Selçuk orduları geçti üstünden
Doru taylar,al kısraklar akıp gittiler...
---
Kar beyazı sevdalarla süslenmiş,
Bilinmez ömürler yaşandı sende.
Emrahın sazında inleyip durdun
Şimalden cenuba aktın yıllarca...
Vahşi güzellikler süsledi seni
Ardıç kokan,sümbül kokan dağlarda,
Seherde kınalı keklikler öttü!
Sesleri döküldü Fırat'a doğru
Eğin'de bir yanık çoban kavalı,
Sularına hasret çaldı inceden.
Gün geldi Harput'a uğradı yolun
Her taşa silinmez mühürler vurdun
Divanlar kuruldu Kaya Başı'nda,
İnce telden bir 'müstezat' okundu
Mısralar yellerle savrulup gitti...
Harput Fırat'la hemhal olurken,
Bu ocak yıllarca sönmeden tüttü...
--
Samsat diyarında ahu gözlü kız,
Kıyında oturup türküler yaktı!
Urfalı seninle düğün eyledi!
Balak Bey'in ordusunda yiğitler,
Gün batısından esen rüzgara,
Suruç Kalesi'nden seni söyledi! ...
--
Yedi uyurların uykusu gibi,
Dün sabah uyandım derin uykudan.
Atlılar kaybolup,büyü bozulmuş...
Bu topraklar tarih kokmuyor şimdi
Kervanlar konmuyor eski hanlara
Göl olmuş Fırat'ın hırçın suları
Dağ köylerinde kurduğum hayal,
Bağdat çarşısına artık çıkmıyor.
Dünyamı elimden alıp dürdüler
Fırat Vadisi'ni suya gömdüler! ...
Kayıt Tarihi : 25.12.2006 16:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!