Çocukken sobe oynardık, misketti oyuncaklarımız.
Filistin de misket bombasıyla ölüyor çocuklarımız
Biz sokakta köpek taşlardık, elimizde yağlı ekmek.
Onların minik elleri, tankları taşlıyor nerde ekmek
Biz sapanla kuş avlardık, ata parkın yamaçlarında.
Onlar elde sapan hedef top tüfek, barut kokusunda
Biz savaşçılık oynardık, su tabancasıyla bir rezalet.
Onlar savaşta doğup büyümüş, o şehitliğe namzet.
Biz yalan ölür öldürürdük, kahramandı ölmeyenler.
Onlar gerçek ölüyor, gerçek kahraman oldu ölenler.
Filistin’i muzaffer et Allah'ım Mescitse bize emanet.
Koruyamadık, utançla al canımızı, kopsun kıyamet.
2013
Gözün gördüğü kadarsın, ilmin anladığın kadar.
Yapmadığın iyilik kadar nedim, kötülükte günahkâr
Kaybeden vaz geçendir, durağan kalmana sebep.
İşin yolunda gitmese, yoldan da etmemesi edep
Yağmurlara ne gerek vardı, kirli olmasaydık eğer.
Para şeref değil, şerefinle para kazanmaya değer.
Alışkanlık kölelik, nefis efendi, aklı köle yapar.
İyi alışkanlıklar kazan, onca güzel alışkanlıklar var.
2013
Ne yersiz tevazu, ne akıllıyı övmek işimdir.
Eğer, izim yoksa, o yoldan geçmemişimdir.
İçinde hainlik varsa, sebebi nefisdendir bil.
Mürekkebin biterse, ihanetin kalemi dir dil.
Aynı derde ağlarız da, aynı şeye gülmeyiz
Çözümsüzlük çözümse, çözümünü seçiniz.
Günahlara kapalı,sevaba açıksa görür göz
Herkes o kadar masum ki, kanatsız melek.
Geriye, bir ben kalıyorum günahkâr, demek.
Herkes yünmüş arınmış kalbini temiz, bilir
Aciz bir yanılgı, kimse vazgeçilmez değildir.
Sarhoş eden beşeri aşklar “günahtır” derler
Efsane aşklar Leyla Mecnun, Arzu Kamber.
2013
“Gitme kal” dedim.
O “hoşça kal” dedi.
”Hoşt çakal” dedim.
Kaldı ömrümü yedi.
2013
Aklı hızlı olanlarda, yavaş olur dil
Her bildiğini deme, her dediğini bil.
Öğüt kolaydır, bilgi vermek zor ilim
Bir şeyde her, her şeyde bir şey bilin.
Bilen konuşmaz, konuşan da bilmez.
Dilsizin dili vardır, ona dilsiz denmez.
Önce güvenilir ol, sonra sevilen kişi
Suda delik açmak, sura tercih gibi bişi..
2009
Elbisesi gıcır, fikirleri gıcıktır kart horozun
Boynunda kravatı, boyu kısa ama kolu uzun
Niyet çıtır çıtır yemekti, gönül verdiği güzeli.
Güzel çatır çatır parasını yedi, boş kaldı eli.
2016
İftarımız iftiharımızdır, sahur felahımız.
Hoş Geldi âlemi-i İslam’a, ramazanımız.
Bu ay da saklıdır, bin aydan hayırlı gece.
Şifre-i Kuran’la açılır, kalbimize pencere
Bu ay zincire vurulur, nefis ve kör şeytan
Yağmur gibi bereket akar, o sofralardan.
Günah, yedinci semada yıkanır zemzemle
Secdeye eğilir baş, huzur-ı ilahide elzemle.
Seccadeler odalara serilir, bir miraç başlar,
Deve yüküyle nedamet, kimi gözde yaşlar.
Melekler kar gibi tozar, yerle gök arasında
Yıldız kaydı sanırsın, nur-u ışık arkasında
Kalbinde, dünyayı alacak kadar büyür din.
Daha dün, şeytana randevu veren sendin.
Bu ilahi ay başkadır, ecri ve müjdesi başka
Küsler barışır, takvada yarışır ilahi aşkta
2015
Zikir, şükür, inançtır bereketle çoğu az eden
Cesaret ve acelecilik Türk’e boldur bir beden.
Her yetmiş yılda şehirler dolup dolup boşalıyor,
Nüfus da artığına göre ölenler az, çok doğuyor.
Ama ölenler, yaşayanların tahmini yetmiş katı
Kim bilir kimleri üstünden attı atacak, dünya atı
2017
Para yağmurunda, şemsiyeni ters aç
Parayı, yukarıdan aşağıya doğru saç.
Çok kazanan değil, çok veren zengindir.
Para: Ya hizmetkarın, ya da efendindir.
2017
İlim sofrasında kalp, zikr-i semadadır.
Göz dünya sofrasında, akıl beladadır.
Erkeği şeytan mı, melek mi çıkarır baştan
Takvayla, fetvayla kurtulmaz gözü yaştan.
Tespih avuç içine çekme, dışına it.
Kusur ve küsurluyuz, kesirden tama git
Namazda elif, dal, Mim, “âdem” yazarız.
Mücerreti bilmezsek, bir de puta taparız.
Ölürken açılan gözler, ruha takılır.
Şaşkındır, ruhu görür ağzı açık kalır.
Elle gözler kapatılıp, çene çekilir.
İşte o an dünyaya, “hoşça kal” denilir,
Doğunca ilk ezanın, namazı kılınır.
Defter kapanır ve son tezkere alınır.
2016
Biz pazara çıkamazken,
Elin gavuru uzaya çıkıyor.
Bizi mazot ve vergi üzerken
Gavur uçan taksiyle geziyor.
2002
Kayıt Tarihi : 5.12.2014 14:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2013 yılında karalanmışlardır.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!