____________ “İşte benden ve miras olarak sana milletleri,
____________Mülkün olarak yeryüzünün uçlarını vereceğim.
____________Onları demir çomakla kıracaksın;
____________Bir çömlekçi kabı gibi onları parçalayacaksın! .”(I)
Söylenir türküsü kaç asır Ken’aneli’nde? ..
Kan-gözyaşına dair ne varsa sözcük sözcük.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Kaleminiz,yüreğinize sağlık.Filistin dünyanın sahipsiz mazlumu..
Mezmunlar / bablardan alıntılar çok dikkat çekiciydi.
İnsanın yazgı mıydı bu diyesi geliyor..
Şirin çok güzeldi. Anlamlı eğitici, duyarlı yüreğini kutlarım..
duygulu yüreği kutluyorum
kaleminiz daim olsun yüreğinize sağlık saygılar üstadım
duygulu yüreği kutluyorum
kaleminiz daim olsun yüreğinize sağlık saygılar üstadım
duygulu yüreği kutluyorum
kaleminiz daim olsun yüreğinize sağlık saygılar üstadım
Bir şehrin çığlığı belirmiş kaleminizde. Ok gibi bıçak gibi keskinleşmiş kelimeler. canımı acıttı. Niye bu kadar sessiziz anlayamıyorum.
tebrikler sevgili kardeşim.çalışman her zamanki gibi güzel şiir olmuş,hatta muhteşemdi.yazan elleriniz yarzdıran yüreğiniz dert görnesin.kardeşimin sayfasına esenlikler ve başarı dileklerimi getirdim,lütfen kabul buyrun.....
baki selam.
Dostum, kutlarım. Kaleminize yüreğinize sağlık. Evet cani ve canavarlaşmış yahudilerin güya tanrının kelamı diyerek geçmişteki şeytanın ortağı hahambaşılarının tahrif ettiği tevrattaki öğretiler ve o saçma sapan öğretileri ibadet edercesine masum insanların üzerinde uygulamaları. Ne aciki; canavar ruhlu bir yahudi bu katliamı yaparken tevratta yazılan ilahi emre(!) itaat ettiğini düşünerek huzur buluyor. akan kan ve huzur; bu ancak canavarlaşmış bir ruhun gayri insani tezahürü malesef. Tüm insanlık bilmeli ki; yer yüzünde son yahudiyi gebertmedikçe insanlık asla huzur bulamayacak. Kahrolsun siyonizm ve onun yardakçıları.
uyumaya devam ettikçe bu millet
daha çok arz_ı mev'udlar istenecek...
teşekkürler hatırlattığın için bu acıyı....
Bu vicdanları sızlatan Filistin sorununa değinen şiiriniz,yüreğimi yaktı dostum..Daha önce okumuştum,yine zevkle okudum...Tebrikler..
Bu şiir ile ilgili 36 tane yorum bulunmakta