Yiyecek, içecek çok, giyim kuşam onlarca;
Ev araba herşey var, şükür yok bizde şükür.
Kulluğunu bilmeyen beyinsizler tonlarca;
Nefsine esir olmuş kendini sanıyor hür.
Âlemi var edene baş kaldırıyor guya
Allah'ın Kelâmını başlıyorlar sorguya
Sapkın zihniyetliler, son bulacak bu rüya;
Geçer dünya pazarı, eşeği ahrete sür.
Hakkı görmemek için, başını kuma sokar
Hak yolda gidenlere, söz vurur, kurşun sıkar
Ülke yansa, yıkılsa çıkar seyrine bakar
Bizim bağda yallanıp, elin bağında ürür
Mevlâ'nın men ettiği, her melâneti işler
Utanıp sıkılmadan kem fiilini aşlar
Bulduğu her fırsatta meyve vereni taşlar;
Dinlerine saldırıp, yine halktan görünür.
Lügatlarında yoktur ne edep, ne terbiye
Sıfırında altında durdukları seviye
Dilleri zehir saçar, yer bulunmaz sevgiye;
Kendilerini kral, milleti uşak görür.
Rabbim bu soysuzlardan mazlum milleti kurtar
Bu sırtlan sürüsünde ne sahur var, ne iftar
İftar sofrasındaki Mehmed'e kurşun atar
Fikirlerini fitne, gözlerini kan bürür.
Karanlık bir kaynaktan bir sürü piç türedi
Demokrasi namına olmadık haltlar yedi
Devleti yıkmak için her oyunu denedi
Bu hain piyonların kirli yüzüne tükür.
Mehmet Postallı / 2020
Mehmet PostallıKayıt Tarihi : 5.5.2020 00:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)