Dediler bir kız var, tam sana göre,
Devranı deminde, örük örüyor.
Damarımda kanım, yol vura vura,
Deh deyip damlasam, cana yürüyor.
Elçiler gönderdim, eğerli takım,
Nişanlı yüzüğüm, yirmi dört altın,
Düğüne hazırlık,şahlanmış atım,
Hayatın çilesi,bizi buluyor.
Ana babamızdan, aldık rızayı,
Verilen sözlerle attık imzayı,
Nikah akdimize, bulduk hocayı,
Ümmetin sünneti, dua diliyor.
Yetmiş üç yılının nisan birinde
Aldılar halkaya bayram yerinde,
Yetmişbeş yılının, zemher ayında,
İki yıl sekiz ay, mühlet doluyor.
Bar verip taşıdık,tüten ocakla,
Kırk yılı devretmiş, altı çocukla,
Hem ağlayıp güldük, soğuk sıcakla,
Şu koca dünyada, umur görüyor.
Düğün nişanımdan çok fotoğraf var,
Kırk yıl geçmiş bizden, hele gel de gör.
Forumda olduğum, notu yazmışlar,
Dışı sizi içi, beni yakıyor.
Vefasız dünyada, menfaat önde,
Hele düşmeye gör, yorar o anda,
Kaderin cilvesi, gülecek yönde,
Her günün çabası, hayat yoruyor.
İmtihan dünyası, geri bakmadan,
Namerde tenezzül, boyun bükmeden,
Rahmeti Rahmandan, ümit kesmeden,
Yâ nasip diyene, mümkün oluyor.
Ömrüme yetecek, ruhuma bakış,
Gözlerim ıslanır, her sabah güneş,
Bir yağmur damlası, rahmete akış,
Bu günden yarına, bizi salıyor.
Ebedi vuslata, geçerken uğrak
Elveda dalında, sararan yaprak,
Bunca çilelere, bir avuç toprak,
Figani gurbette, zaman doluyor.
Kayıt Tarihi : 4.12.2016 13:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!