Kayaköyden Gemiler Koyuna eskiden kızlar beraber çıkarlarmış,
El ele verip genç kızlar dokudukları kumaşları denizde yıkarlarmış.
Bu kumaş yıkama yörenin genç kızları için bir eğlence olurmuş,
Bir şölen niteliği taşır,seven sevdiğini buraya gelir bulurmuş.
Genç kızlar ile kumaşlar oyun oıynayarak deniz içine atılırmış,
Sonra da bir ucundan tutulan kumaşlar adaya kadar uzatılırmış.
Kimin kumaşı adanın karasına önce değerse adı benimsenirmiş,
Artık bu kızın önü açıldı,onun muradı önce gerçekleşir denirmiş.
Çok önceleri adada güzelliği dillere destan bir genç kız yaşarmış,
Babası kral olan kızın güzelliğini gören delikanlılar buraya koşarmış.
Kızı görenler hemen kıza aşık olup kendini mutly sayarlarmış,
Aşkları karşılıksız kalır ise gençler canlarına bile kıyarlarmış.
Kral bu duruma o kadar üzülüyormuş ki kızı saklamış,
En sonunda da kızının halka görünmesini yasaklamış.
Denizi çok seven güzel prenses babasının yaptığına kızarmış,
Gizlice gidip üstü kapalı bir galeriden denize iner, yüzermiş.
Bir gün denizde gördüğü bir delikanlıya bu kız aşık olmuş,
Babası bu delikanlıya kızı vermeyince kız çaresiz kalmış.
Kız her gün deniz kenarına giderek denize bakarmış,
Oradan gelip Kayaköy'ün dağlarına doğru çıkarmış.
Kız bir gün delikanlıya haber salıp gemiyi arkaya geçir demiş,
Ben akşam oraya geleceğim,alıp beni gemi ile buradan kaçır demiş.
Bir zaman sonra bu delikanlı gemiler ile gelerek kızı kaçırmış,
Akşam vakti karanlıkta Ölüdeniz'den aşıp Belcekız'ı geçirmiş.
Gemi ile geldikleri için buraya Gemiler deyip bir ev döşemişler,
Kız ile oğlan evlenip düğün yapmışlar,mutlu şekilde yaşamışlar,
Kayıt Tarihi : 29.10.2015 09:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!