Yağmurla gelen akşamları severdi gözlerin
Saçlarından kirpiklerine dökülsün isterdin akşamları.
Sen, bir başka olurdun yağmur damlalarında
Saçların ağlar, kirpiklerin ağlar, gözlerin gülerdi.
Yağmurla öpüşsün isterdin dudaklarını
Bu yürek ki yıllar yılı
Hasretinle nasıl yandı.
Çok umutlar bağladığım
Sevgilerde gözüm kaldı.
Uçan kuştan esen yelden
Tanrım Cennet gibi belde bahşetmiş
Benim memleketim Yeşil Bayramiç.
Burası Cennetlik kulların demiş
Benim memleketim, Yeşil Bayramiç.
Çamlığı bilirsin serindir yazı
Elin değdi elime içim burkuluverdi
Yıllar önceki sevgim birden beliriverdi.
Ne olurdu ellerin, ellerimde kalsaydı
Eskisi gibi yine avuçlarımda dursaydı.
Önce baktı gözlerin, sonra neden kapandı
Bahardan kalan son yaprak ta düştü,
Eridi zaman, mevsimin dal uçlarında.
Fırtınalara, güneşe, kara dayandı
Üşüdü ilikleri, vurgun yedi bu sevgi.
Umuttu baharda yeşeren her dal,
Bu kaçıncı geçişin kapımın önünden
Ayak seslerinden geldiğini tanır oldum.
Hele o anlamlı bakışın yok mu
İçimden bir şeyler koparır oldun.
Kapımın önünden geçme ne olursun
Mavi bulutlar, engin deniz ve kızıl ufuklar
Tüm hayâl oldu anılarım.
Deniz olabildiğince durgun
Ufuklar en az senin kadar uzak ve bulutlar...
Gözlerin kadar güzel, dokunaklı
Gözlerim kadar sisli olmalı.
Her yağmur, ağlatır beni bu yerler de
Çocukluğum gelir aklıma,
Yağmur seslerini ninni bildiğim geceler gelir.
Yalın ayak çamurlu yağmur sularında
Sırılsıklam ıslandığım gelir aklıma,
Akşamdan sabaha kadar ağladığım gelir.
Beni böyle yürekten
Çağırmasan olmaz mı.
Eriyorum aşkından
Gel, demesen olmaz mı.
Hasreti zehir diye
Sensiz çamların yaprakları bile, yeşilliğe hasret
Kökleri dudaklarım gibi, susuz bu mevsim.
Bir tek anı, kabuklarına kazılan ismin
Masalar sensiz, masalar öksüz bu mevsim.
(Temmuz...1971 - Bayramiç)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!