kar yağmadan bir kışı soba yakmadan bir sonbaharı...
yıkanmadan defnedilen naaşları kuşların kırlangıçların...
ahmakıslatandan kaçan büyüklerin
dolu altında kalmış kaputları ezilmiş araçların...
sana nasıl söylesem antenleri karıncaların duyargalarım...
öfkeli kalabalığım sessiz bir duvar dibinde dizlerimin üzerine çökmüş avurtlarım...
gözlerinde yaş akmadan yaşlananların kilitli kapıları ve ölü insan kokan evlerinde...
hiç ısınmamış kırağı düşmüş kaşlarıyla büyüyüp büyüyüp küçülmemiş çocukların...
buna uyku diyorlar işte anlıyor musun?
fesleğenhanım...
başını okşayınca hemen ıtırlanma öyle...
...
Gökhan EbrenKayıt Tarihi : 2.1.2021 20:58:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!