Al elma kızıl elma
Gel yola dizil elma
Yar kapıdan geçerken
Cebine süzül elam
Gün vurdu elma yandı
Akşam olanda akşam olanda
Akşam olanda mumlar yananda
Giydiğim aldır al yanak baldır
Akşam olanda yar beni kaldır
Akşam olanda akşam olanda
Dolaştım gurbetin bunca yolunu
Yollar bana ben yollara alıştım
Hiç hakir görmedim Allah kulunu
Kullar bana ben kullara alıştım
Yoksulluktur elim kolum bağlayan
Beş yavru bir ana bir de babanın
Dilim dilim ekmeğini keserim
Peyniri zeytini yan yana koyup
Canlar gelin deyi hemen seslerim
Peynirle zeytini yan yana yazdım
Sümmani Baba’nın Ruhuna
Selam verip halımızı sormayın
Dil ile söylenmez halımız bizim
Zemheride açar varsılın gülü
Baharda kurudu gülümüz bizim
Kar yağdı harman zamanı
Sap samanım çürüyecek
Kesildi halkın amanı
İşler nasıl yürüyecek
Çürüdü ekin başağım
Pir Sultan Abdal dediler
Seni yanlış okudular
Senin hakkını yediler
Seni yanlış okudular
Horasan ‘dan konuk geldin
Ben göçü burdan göçürdüm
Bu dağ olmaz o dağ olsun
Bülbülü bağdan uçurdum
Bu bağ olmaz o bağ olsun
Yari getirin haneme
Oğul emek ver tarlaya
Dön harmanda yüzün olsun
Saygılı davran babaya
Hem anaya sözün olsun
Suyu bağla gel çayıra
Burası ülkenin koca başkenti
Top top toplanırız sen de gel
Gecekondu olmuş halkın cenneti
Hop hop hoplanırız sen de gel
Düğün oldu davul zurna çalmadı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!