- Feride Ece’me -
O kadar çok şeysin ki, fısıldayışın bile
Aşığın mızrabından dil aldırır Feride’m.
Bir bakışın Şeytan’a, bir gülüşün Kâbil’e
Ebrehê diyarından fil aldırır Feride’m.
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Muhtevası akla ve dine zarar ifadelerle dolu olan şiire biz daha önceki yıllarda da yorumlar yazmışız. Dolayısıyla yeniden günün şiiri seçilen bu tuhaf şiire yeniden yorum yazmak zaman kaybı olacaktır.
Şair beye şiir'in mana, hikmet, hakikat ve şuurun manzum hale dönüştürülmüş şekli olduğunu bir defa daha hatırlatmak isterim vesselam.
Eller gözlere mil aldırmaz. Eller gözlere mil çeker.
Sırf uyak ayak için FİL alınmaz. Onu beslemeye güç yetmez. Neden alsın ki hem?
Başkenti düşerken il almak hepten imkânsız ya neyse... Masal gibi dinle...
Ab-ı hayat şehrinden neden SEL alıyor, anlamadım! Birkaç yudum yeter. Yoksa sele gider.
Hüznü lügattan çıkaran nasıl hüsranı aşkla karar? Akıllara zarar! Hüsran hüzünden beter bir acı!
Dolunay, zaten mehtaba ışık veren. Neden onca verdiğinden sadece bir tel alsın ki kıskançlığından? Işık vermez olursa amenna! Sonra TEL değil onlar. İyi ki tel değil! Ne dokuma teli ne elektrik teli... IŞIN IŞIN...
Mecnun’un gölgesinden çöl almak... Yani o kadarcık bir kurtarılmış bölge... Mecnun ne kadarcık bir yer kaplar ki uçsuz bucaksız çölde, gölgesinin kapladığı yerin önemi olsun! Koca çölü al gücün yetiyorsa. Neden Mecnun'un dibine sokuldun ki! Allah Allah!
Anka'nın kanadından kül al! Alabilirsin tabii ki! Alabilirsen de... Ankayı da külü de bulabilirsen...
İbrahim'i yaralayan dostun attığı gül, derdine derman olacaksa al! Al da onun elindekini alma! Sana da atarlarsa yakala da yaralanma!
Bu şiir çok ama çok güzel bir şiir aslında. Ancak ayaklar berbat! Şiiri mahvetmiş. Felç etmiş. Ayaklar, şiiri ayaksız bırakmış. Ayaklarını kesmiş. Ne diyeyim? MANTIK şiirde çok önemli. Her şeyde önemli aslında. Bence önce mantık...
Düşünüyorum da... Bu İL; YEL; SEL; DİL ve benzerleri olmasaymış acaba ne olacakmış? Ozanlar koşma yazamaz olacaklarmış galiba. Hemen kolayına kaçıveriyorlar. Geniş ayak ya... Yarı yolda bırakmaz değil mi? Can simidi... Başka uyak yok mu! zorlanın biraz! İmkânları zorlayın! Sıkın birazcık o tatlı canınızı! Yöresel sözcükler var. Onları arayın bulun, gün ışığına çıkarın.
Bu şiire yazık etme koca ozan! Tekrar elden geçir de bir şaheser meydana getir.
Başarılar...
Onur BİLGE
Bu şiir de, daha önce günün şiiri seçilen bir şiir olduğu için yorum yapmak istemiyorum; yalnız şu kadarını ifade edeyim ki, Yavuz bey mübalağada/abartıda kantarın topuzu fazla kaçırıp, işi resmen yalan furyasına dönüştürmüştür ki, bu tavrıyla TV'de yayınlanan kek reklamını bile gölgede bırakmıştır. Halbuki, şiir şuur ve mananın manzum şeklidir ve bir nevi irşad şeklidir. Fakat belli ki, Yavuz bey de, ekseri şair'in "ŞUARA/ŞAİRLER" suresinden ve bilhassa da onun son yedi ayetinden haberi yok. Eğer o ayetleri okusaydı, muhtemelen şiirinde böyle mübalağalı yani yalan ifadelere yer vermekten imtina ederdi.
Hasan bey, madem ki Allah'a inancınız var, o zaman onun 124000 peygamberine/elçisine de inanmanız iktiza eder. Ayrıca, Onlara gelen ve şuur sahibi insanların onun isteği doğrultusunda yaşamalarının programları olan kitaplarına da inanmanız gerekir. Çünkü o kitap onun birer kanun kitabı ve o peygamberler de o kitapların tebliğcileridirler. Vaktim olmadığı içi daha fazla detaya girmeyeceğim. Ama madem ki akıl ve mantık sahibisin gerisini de ön yargısız olarak sen kendin araştır.
Ne güzel bir aşk şiiri. Güzelliği farkedip yazan, onurlandıran coşkun yüreğinize güçlü kaleminize sağlık. Saygılarımla
Vahap bey.. Öncelikle bey kardeşiniz filan değilim. Ben size Vahap Bey diye hitap etmeye devam ediyorsam siz de bana aynı saygıyla hitap edeceksiniz. Benim dostum, arkadaşım, kardeşim ya da herhangi bir şeyim değilsiniz.. Ayrıca, yazdıklarınızı anlamsız buluyor olmam ve muhatabı olduğumu düşünüp cevap yazmamış olmam, kendi çapımla ya da kapasitemle ilgili değil.. Tamamen bozulmuş ruh haliniz ve yetersiz seviyeniz sebebiyle size cevap vermek istemediğim içindir.. Bu sebeple, hastalıklı ruh halinizi ve düzeysiz fikirlerinizi alıp sayfamı terk edin lütfen. Yoksa hakikaten kırıcı olacağım.
Şiirle ilgili görüşlerini ve düşüncelerini paylaşan dostlara teşekkür ederim.. Onur verdiniz.. Lakin, yersiz ve gereksiz polemikleriniz bu şiirin altına yakışmadı. Eşime yazdığım 3 şiirden biri olan şiirimin altında aklın ve mantığın idrak etmesi zor olan söylemleri okumak üzdü açıkçası.. Ciddiye almadığım için cevap vermeyeceğim ama o 'beş para etmez' söylemini bir üçüncü şahsın bu kadar rahat kullanabilme yetkisini ve hakkını kimden aldığını çok merak ediyorum..
Bu ne ilham bu ne duygu bu ne sevda be arkadaşım bir duygu bir sevda ancak bu kadar güzel şiire dönüşebilir Yüreğine diline eline kalemine sağlık
Herkes şiiri bırakmış, birbiriyle uğraşma kalemşörlüğüne soyunmuş. burası muharebe meydanı değil...Şiiri kaale alanları tebrik ediyorum...
Mevzuumuz olan YORUMA ESAS şiire dönersek; hisler zata mahsus, teshir edici; sanatsa mükemmel... Şair kalemini dillendirmiş, fevkalâde sanatını konuşturmuş...
Tebrikler, Selâm, muhabbet ve saygıyla...
Ankara - Öveçler
Mustafa BENKLİ (Zağgili)
Bu şiir ile ilgili 18 tane yorum bulunmakta