bakışlarım bile yorgun şimdi ellerinin uzaklığında
içimin kapıları çarpa çarpa kapanırken
yorgunum ben ellerimin kanamasından
yorgunum gözlerimin kapanmasından
yorgunum
insanlardan
git
uzaksın sen
en uzaklardan bile uzaktasın
bir adımda bile
senin uzaklığın gözlerimi kör eder benim
kalbimi köz
anıların denizine dalmak için gözleri sımsıkı kapatmak zorunda değil ki insan
bazen eller dünyanın en zor işini yaparken
boğazına takılı kalmış hevesleri insan kusarken
o anılar kalbi yoran mahluklara dönüşürken
önceleri zevkle ciğerlere dolan zehrin dumanı paramparça eder bu kez anılarla birleşip gözleri
ve benim gözlerim paramparçayken bile hayalini kurarım görmenin
Kanatlarım olsa ne çıkar
Bir dipsiz odanın içinde penceresiz bırakmışlar beni
Duvarlara çarpa çarpa parçalanıyorum
Kesip atmışlar ciğerlerimi
Bir büyük kapı var sadece aramızda
Ah ah
Bir derin iç çekişin
Verilen nefesi
Doldu yeniden içime
Doldu taştı
Ciğerlerime yapıştı artık iç çekişler
"senin kalbini çok mu kırdılar Feriza"
kulağımda mütemadiyen uğuldayan bir cümle
artık haykırışlar bile nafile
ya Râbbi
üzerimizdeki karanlıkları kaldırman dileğiyle
bir tek senin var oluşunun düşüncesi mi var yeryüzünde
geçmişimizin dağlarında
göçebe yaşamaktan bıktım
git aklımdan
bin yıllık hamalların bile sırtlarından üç kere düşüreceği hüzünleri
varken koltuğumun altında bir düşmanın anısı
çirkin değneklerin küf kokan tahtaları
hiç hissetmeden yorulmayan kırbaçların
çilelerin habersizliği benim varlığımdan benim kaderimin mutlu zamanlarıymış
mışlı zamanların içinde tıkalı kalmış
böylece bin isimlik acının adına benim kaderim soyadı olmuş
günahların ağırlığı prangalarla kirli denizlere atılmış bedenimin içinde hapsolmuş
Ağlatma Kara Bakışlar
Umutsuzluklarla başbaşa bırakan annem gibi beni bir gece yarısında
Yalnız koyma bu dokunmadan acıtan bıçakların yanında
Tükendim seni görmekten başka kara bakışlarda
Dualarımı geri ver Kara Bakışlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!