Ferhat’ın kazdığı dağ benim bağrım
Mavera da değil şirin bendedir
Kenan ellerinde kayboldu çağrım (Kayboldu çöllerde duyulmaz çağrım)
Yakub’un özlemi yusuf bendedir (kahreden hüzün bendedir)
Boşuna aradı Mecnun çöllerde
Hüzünler dikiyor, Leyla gönlümde
Siyahtır renklerim baharda Güzde
Vuslatsızdır sevdam hicran bendedir
Keremi dağlarda gezdiren bakış
Aslıya da yeter bendeki bu kış
Bülbülün göğsünü hun eden yakış
Siyah güller diken, bağban bendedir.
Gamlıdır baharım bülbülüm ötmez
Loras Dağıyım ben yalnızlık bitmez
Tebrizi’ nin yolu hiç bana düşmez
Güneşler karartan canan bendedir.
Hüzünlü buluttan elem yağdırır
Yaralı nergisi gamla soldurur
Kerbela çölünü kanla doldurur
Asümana çıkan figan bendedir.
Karardı gökyüzü ahım dan benim
Eyyüb’e benzedi sanki bedenim
Vuslat değil firkat eker rençberim
Ayrılıklar deren tırpan bendedir.
‘Gece zencisiyle’ yoldaş olmuşum
Ben zevkleri hüzünler de bulmuşum
Çadırımı gam yurduna kurmuşum
Gülistanı bilmez çoban bendedir.
Bahar gelir, yeşil giyer bozkırlar
yaz gelince,meyve verir ağaçlar
Hazan olur, sararır tüm yapraklar
Her mevsimde siyah, çemen bendedir
Kayıt Tarihi : 16.4.2006 20:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!