97'de Kocaeli'de doğdum. Aslen Ardahanlıyım. 2016 senesinde hiç sevmediğim bölümü kazandım ve mezun oldum. Kendimi hiçbir yere ait hissetmiyorum. Bu nedenle duygusuz oluşumdan çok yakınırım. Ateist ve sivilim. Fen bilirim. Atatürk'e hak veririm. 1 kedim var. Henüz 22 insan-yılı yaşadım. "Yaşamış olmak yetmez, bir de bahsetmek gerekir." Beckett bu noktada haklı!
babamın üç numaraya vurduğu saçlar
sınıfta anlamsız ve yakışmamış bakışları
o günlerde aptal hisseder üç numaralı saç
askerde saygı bekler üç numaralı saç
densiz, dazlak teşbihleri
kuruntu yapmayacak kadar saçsız
ben fazlasıyla rasyonel münferit
kromozomlarımı verenler beni bir oğul olarak görecek ve yaşatacak
biyolojik unsurlar olarak değil, yanımda olurcasına
elimden tutup gezdirircesine bir hayat yaşamak
her akşam işten sonra hem televizyon izleyip, hem konuşmak
doğdu, yağız bir delikanlı bir hayat kurmak için
baskılar,
emek,
dövüşler,
iş hayatları,
hiçbir şey onu yıldırmadı, ekonomi hariç,
yapılacaklar listesini tamamlamış kişi
arka cebine sıkıştırdığı market fişi
yalnız onları yapınca çoğalan serotonin kadar berbat
mutlu olmayı hiç hak edememiş, gülüşü becerememiş
ne gülüyorsun!
dikta ülkelerde yaşamak kadar normaldir bu cümleler
hakem hataları gibi yaşadıklarımız
o son golü vermese belki kupayı kaldırırdık
tamam lan, hep bahenelere sığındık
kahvehanede açılmış yeni paketler
işsizlik içinde sürekli gelen “borcunuz var” mesajları
kendine gelmek için yüze vurulmuş soğuk sular
bir kapı sesi geliyor uzaktan
içinde yüklük hissediyor
yalnızlığı özelleştirmiş fabrika işçileri
işte nasıl ettiyse, koy başını otobüsün camına, hisset
o soğuk alnınla yok olmuş kayıp bedenleri
hissederken, ilk öptüğün kadını
devletin tekelleştirdiği fabrikalar kadar bitiğim
bu düşüş beni yıldız tozu yapsa bile yok olma isteğimle baş başayım
adım başı tepetaklaklar, saç derime kadar işleyen ağıtlar
aksi halde tekerrürü yok edemem muaf olmuş haldeyim
az bir saniye,
bir saniye,
ama biz bunun da üstesinden geliriz
bu gülüşlere aldanırsak yamalar kalbimizi
ağdalı cümlelerin kalbinde bıraktığı ağrıyı unutabilirsin
dükkanı emanet ettiğimiz çırak kadar, güven duygusu aşıla bana
finansal olaylara aldırış etmiyoruz,
dışarıda saygısızca çalan son ses müzikler, çıkma
odanda çalan ritimlere saygı duy
yoldan geçerken, betin benzin atmış desinler
her şeyi kaybetmiş desinler
umursama!
ruhlar arasında geçiş
ne zaman biri bağırsa nihai bir şekilde son bulmasını isterdi
çay koyardı bir uğraş bulurdu hemen uzanıp devrilirdi
çaydanlığın suyu biter o tartışma son bulurdu
o suyun son bulmasını; cenazelerde suyun kaynatılmasına benzetirdi
elleriyle yaptığı kerpiç evlerin izinsiz olduğu yanılgısına kapılırdı
hissederdi, bilirdi, o gün gelecekti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!