Ferhat Atik, yetmiş bir yılında Kıbrıs'ın Lefkoşa ilçesinde dünyaya geldi. Ekonomi ve iletişim alanında Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri, Kıbrıs ve İngiltere'de eğitimler aldı. 1990 yılından bu yana, çeşitli gazete ve dergilerde kendisine ödüller de kazandıran, iki bini aşkın yazısı yayımlandı. Bayrak Radyo ve Televizyon Kurumu'nda (KKTC Devlet Radyo Televizyonu) televizyon ve radyo programları, yapımcılık ve sunuculuklarını üstlendi (1994-1996) .
Medya alanında elliyi aşkın araştırma ve makalesi yayımlandı. Aynı alanda yurt içi v ...
Yaşanan yıllara sorulan
ve hep cevapsız kalan
sorular gibi yaşamak, yaş almak.
Kaybedilen aşklar birikir mi hiç insanda?
Yoksa her aşkla,
Bir sabah,
güneş ışığı yüzümde oynaşırken,
sokağımıza “zaman” girdi.
Şimdi; uzun, puslu bir yaz günüymüş gibi
anımsarım o günü.
Bugün neysem,
Bin yıl önce bir yaz başıydı
“Sen” duygusu girdiğinde kalbime,
İmrendiğim, arzuladığım, kızdığım ya da kıskandığım
Üste üste koyduğum her duygu “beni”,
Gözlerime çarpan yüzün “seni” yaşamak gibiydi.
Dile dökülemeyenin tenhalığında kalan aşk
Sevdaya çalan bir renkti gözleri,
Mevsimini arayan yapraklar gibi,
Zamansız uyanışında baharın,
Bir yaşamı biraktı gitti.
Gövdesine tutunan bir ağaç dalıydı elleri,
Hep kendimden kaçarken çıkarım en büyük yolculuklara.
Yanımda ben olur her seferinde, kaçamam, başaramam.
Hep içim dolu yüreğim ağır başlar yollar, yolculuklar.
Sırtımda bir şehir, kalbimde sen. Nerede başlar? Nerede biter?
Ne ben bilirim ne de sen. Yolculuk bir kere başlamaya görsün.
Kendi bile kaçar benden. Bir ben kaçamam kendimden.
Bildik hüzünlerdi aynada vuran yüzüne.
Toprak tadında bir ağustos akşamıydı.
Kurşun kalem kalbimin gözyaşlarıyla dolmuştu,
Çünkü taştan kalem yıkılmıştı gidişinle.
Ne yazarsam yazayım,
Ne mevsimi vardı satırların,
Bilmeden yaşadığın,
belki de var olsa da yaşadım sandığın,
ne varsa dünden yana,
ne varsa senden yana,
tozlandı.
Temize çektiğim senli duygularım artık sensiz.
Tam beş vardı sekize
Yüz yıllık yanlızlığın başlama saati
Bir çocuğun haykırışı mıydı önce
yoksa kurşun sesi mi?
Hangisini duydum, anlamadım.
Yüz yıllık yalnızlığın ilk dakikası
Nice papatyaların ezildiği
Mutlu geziler girdabındadır
zaman...
Akrep,
dar açılarda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!