MESAİ
Gün akşamüzeri, saat 1800
Hadi sen! Toparlan, bitti mesai.
Açılır demir kapılar, çıkar mahkûmlar dışarı.
Çarpa çarpa yürürler caddede,
Ay açarken kapısını
Bir yıldız uyanıyor gecede
Portakal çiçeklerini düşünüyorum
Ateş böcekleri düşüyor avuçlarıma
Isınıyorum.
Düşlerimde sakladığım yüzün,
Giderken
Kimselerin duymadığı, görüp de bakmadığı
Ne çok gölge yaşamlar vardı, evlerden içerde.
Gece çöktü, sarktı sis sokaklardan
Sinsice sürtündü daldı içlerine,
Seremoni & Seremoni
Bir çocuk tanıdım
Sevimli, saf ve temiz yürekli
O kadar sıcak ve sevecen ki sormayın
Gözleri ışıl ışıl, kısacık saçlarıyla
Yüzü hep güleç başında şapkasıyla
Ve yudumluyor çayını, bu çocuk elli iki yaşında.
Bir yürek tanıdım
Ama bil ...
O bir bilge...! Hayatın kalbine bakmayı bilen, gözlerini yitirmek pahasına hayatın gerçeklerini görmeyi başaran bir bilge.
O bir kadın; makus talihin bir bumerang olmadığını isbat etmek için varolma savaşı veren ve aldığı her darbede muzaffer bir edayla tebessüm etmeyi başaracak kadar güçlü bir ...
Dost,abi,kardeş...ne sayarsan say yüreğine sağlık.
Duyarlılığına ve insan olma çaban'da emeğine sağlık dersem; yalansız ve riyasızdır.
Yurtsever