Felluce Destanı Şiiri - Muammer Erturan

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Bir savaş ki,
'kitle imha silahları
tehdidine karşı'
patlak verdi güya...
Dünya âlem biliyor ki oysa,
petrol kaynaklarını gaspetmekti
asıl hedefi...
Ancaaak
mızrak kılıfa sığmadı...
Altını üstüne getirdilerse de
koca ülkenin,
o 'tehdit' in varlığına dair
tek bir ize raslanamadı lakin.
Raslanamadı ya
niyet bozuk olduktan sonra
mızrağa kılıf mı yok...

Bir kirli savaş ki,
bu kez de güya
demokrasi getirmek adına
Irak insanına,
insanlıktan ırak
her yol var kitabında...
Bir gözü dönmüş gûruh ki,
ne ana dinliyor,
ne savunmasız ihtiyar,
ne yeni doğmuş bebe;
basıyor tetiğe...
Ne böyle bir katliam gördü,
ne böyle bir barbarlık,
ne böylesine sapık işkence
tarih olalı beri tarih...

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Amerikan rüyası dedikleri
tüketim canavarı,
mazlum halkların değil sırf
kendi evlatlarının da
kanı pahasına ayakta...
Ve işte binlercesi
teknoloji harikası
ölüm makinalarıyla geldi,
mütevazi bir tabutta
gidiyor şimdi...

Ah be çocuklar!
Ah be! ..
Bir ders almaz mı insan
amcalarından...
Bir sormaz mı
kaçı gitmiş,
kaçı dönmüş Vietnam'dan...
Ve dönenlerden kaçı
gelebilmiş kendine acep...
Ah be çocuklar!
Ah be! ..
Amerika nere,
Irak nere? ..
Ne işiniz vardı Felluce'de? ..

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Ortalık kan gölü...
Göz gözü görmüyor
tozdan dumandan...
Yanan evlere mi yanarsın,
sönen ocaklara mı,
yıkılan körpe umutlara mı;
neden başladığını
ve nerede biteceğini
bilmediği bir savaşın
göbeğinde bulmuş kendini ta
kapkara gözlü,
mahzun bakışlı çocuklara mı?
Balinalar için kıçını yırtan
uygar dünyanın(!)
insan için
suskun kalışına mı yoksa
dilini yutmuşcasına...

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Cinayetin adı savaş...
Cani sürülerinin başı,
haçlı orduları kumandanı edasında,
siyonist kuklası bir andavallı...
Kuş kadar beyniyle
ahkâm kesiyor habire...
Yurdunu savunana terörist damgası...
İşbirlikçiye
kukla yönetimden paye,
bir parça kemik atarcasına
köpeğin önüne...
Nihayetinde işte
herşey kitabına uygun
puşt oğlu puştun...

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Onbinlerce mermi düşüyor
adam başına,
binlerce akıllı füze(!) ,
yüzlerce tank...
Fakat hâlâ ayakta,
fakat hâlâ savaşmakta adam...
Her taşın altından
çıkabilir her an...
Her köşe başında
dikilebilir karşısına talancının...
Süper obez şaşkın...
Süper obez paniklerde...
İşgâle geçit yok! ..

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Direnişçi kılığında
dikildimi karşılarına Azrail,
bırakıp tankını mankını
bir tabanları yağlayışı var ki
'Rambo' bozuntularının...
Kaçmasın da ne yapsın zavallı;
Hollyvood yapımlarında
'savaşçılık' oynamaya benzemiyor ki,
savaşın ta kendisi...

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Ajanslar,
kırıldığını bildiriyor direnişin.
Külliyen yalan...
Teslim olan falan yok...
Yedi düvel bir olmuş,
zaten işgâllerindeki bir şehri hem de
bombalayıp duruyormuş ha! ? .
Bak hele! ..
Helal sana güdümlü medya!
İyi ki varsın(!) ..
Kendi zaferlerinden dahi
haberleri olmayacaktı yoksa
zavallı orduların...

Felluce'de kol geziyor ölüm...
Umutlar ve düşler
kan ter içinde...
Vuruyor ha vuruyor
olanca gücüyle,
kahpenin önde gideni...
Taş üstünde taş,
omuz üstünde baş
kalmaya ki.
ancak muradına ere...
Yıkılacağı yerde lakin,
destan yazıyor Felluce...