Yeryüzündeki bütün mazlumlara ithaf ediyorum
Felluce….
Burası, tarihin savaşla kaynaştığı yer.
Burası mazlumun, kimsesizlerin memleketi.
Burası, etin kemikten ayrıldığı, topun ateşle,
Ateşin barutla buluştuğu, zulmün taht kurduğu yer.
Burada herkesin adıdır savaş ve yitiğidir barış.
Ve burada insan zulumle, zulüm tarihle yaşıt.
Evet burası Felluce, yeryüzü cehennemi! ...
Ve ben, ben de Ali…
İşte yanındayım… Mezartaşın…
Mezartaşın bile büyük benden.
Dün balık çekti yine canım.
Ama yiyemedim….yiyemedim! ..
Daha dün bir kamyon ceset döktüler Zapsuyu’na.
Ve Fırat’ta balıklar bayram etti.
Nasıl yiyebilirim baba? ....Nasıl?
Geçen gün Zeynep seni sordu;
Annem, yarın dedi.
Yarın gelecek baban.
Anne yarın ne zaman? ..
O gün yine savaş olacak mı? ..
Yeter dedi annem.
Yeter, sus artık…
Sustu Zeynep, sustu…
Bir zaman sonra;
Anne ne demek barış?
Babamı getirecek mi bana? ..
Ve biz onu görebilecek miyiz?
Yoksa! yoksa öldü mü?
Yutkundu kadın…
Yutkundu…yutkundu…
Sahi…sahi baba neden savaşır insan?
Peki sen! .. neden…? Neden?
Allah’ını seversen söyle
Neden? ...
Ak sakallı ihtiyar anlatmıştı:
Barış, barış olsaydı dedi,
Kimse ölmeyecekti.
Sen bile baba, sen,
Sen de ölmeyecektin.
Baba! ...
Baba ben Ali, Ali’yim ben…
Burası Felluce! dünyanın cehennemi! ...
Kalk baba, kalk, götür beni buradan.
Felluce kan ağlıyor baba,
Zagros inliyor,
Zapsuyu kıpkırmızı.
Hani baba, hani! …
Su berrak, deniz parlak olur demiştin;
Peki Basra Körfezi neden kırmızı?
Baba al götür beni,
Berrak sulardan mavi denizlere.
Dün uyumadı yine Zeynep;
Anne susacak mı bu toplar?
Anne, babama söyle, gelsin babam.
Susacak dedi zavallı…susacak…
Bir anda toplar gürledi;
Ve hayallerimle birlikte umutlarım da yıkıldı.
Ardından çöktü de çatı,
Çığlıklarımı işitemedim baba! ...
Kulağım benim değildi sanki,
İşitemiyorum baba…
Biliyor musun işitemiyorum.
Yoktu Zeynep…
Annem de yoktu artık…
Ev mi dedin? ...
El-insaf be! dağ gibi annemi götürdü,
Ev mi kalır baba… heyhat! ..
Bari sen gel.
Baba ben Ali, Ali’yim ben
Burası Felluce! … dünyanın cehennemi! ...
Ne olur baba, melekten izin al,
Ne bileyim, yap işte bişey, yap da gel! ….
Al götür beni buradan.
Baba! ...
Baba ben Ali, Ali’yim ben…
(25.02.2005-01:30
İstanbul)
Kayıt Tarihi : 3.6.2005 10:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!