Aşkın tarifini yapmak nasıl bir hazdı,
bilemedin!
Yazdım…
Gurbetin deli yanına sığınıp, aşka ad koyayım diye,
Zemheriye çalan Katar gecelerine bir vuslat yazarken
Aşkın halis halini,
Aşkın mukaddimini,
Aşkın sırrını yazdım.
Kuyuda sıkılan ruhumdan,
Sabrı kuşandığım mağaradan,
Gözlerin görmeyi unutan yanımdan,
Tesbihimden,
Gurbet türkülerine sevda tutan yüreğimden
Tüm acılara inatla yazdım.
Çimene, yeşile, ağaca hasret feryadıma
Annemin tülbentinden dünyaya yayılan misk kokusuna
Babamın avuç ayasından rahmete yayılan duasına
Sevgilinin sevdaya dair her kelamına hazla ulaşan rüyama
Hepsine hasretle yazdım.
Fırat'ın gönle akan sularına özlemle
Dağlarımın serin gözesine,
Aşkın doğduğu vatanımın toprağına,
Akşam alın yazımla her yüzleşmemde anamın duasına muhtaçlığıma
Acziyetten lütuf dilenmekle yazdım...
Yıldızlar dökülüyordu üstümüze sanki kıyamet
Ateşe sadık pervaneler gibi tutunmaya çalışan yüreğin hayata tutunmasına,
Geride "daha çok şey kalmıştı" diye feryadın faydasızlığına!
Son günün azabından payıma düşen hesabın çaresizliğine,
Ahirin yakamıza yapıştığı günün korkusuyla yazdım...
Kayıt Tarihi : 20.4.2025 02:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!