Nereye giderse gitsin, kendine dönüyor insan, özüne, kalbine.
Sitte-ti eyyamdan gelen bir düzen, Hz. Adem’den haşr sabahına kadar devam edecek bir hikmet tecellisi belki de!
Zira topraktan gelip toprağa gidecek olmamız da bu döngünün içinde.
İnsan diyorum, Allah’ın yeryüzünde halife kıldığı, en üst mertebeye yerleştirdiği varlık. Bir imtihan vesilesi dünyaya gelişi, başladığı yere dönerken yani bir kalp atışıyla varlığını ispatlayıp kalp atışının durması ile sona eren bir kervan içinde yolun başını da bilen sonunu da bilen.
Her nefeste bir telaş, her kalpte bir nifak, her kelamda bir isyan, her adımda bir korku olmuş beşerde.
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;