Gönlümün çatısı uçmadan evvel bende severdim yağmuru, saksılar çiçeklere dar gelene kadar çiçeklerde sever, zaten yağmur dediğin içi geniş olana güzel..
Yani sevgilim, bu çelik gövdeli gecenin karşısında yıkılmışsak ve geçememişsek bu çelik gövdeli geceden, izbe bir tavan arasında sıkışıp koşamamışsak yağmura
Saksılar niçin çiçek yetiştirme telaşına tutuşsun..
Bahar ne zaman gelecek diye dert etmiyorum artık kendime sevgilim,
Bahçıvanlığımı bir çivinin ucuna tutuşturup soğuk duvarların derinliklerine çaktım.
Gül tutan ellerimi dikenlerin vicdanına bıraktım
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta