Fazlasıyla Eylül - Garib Çoban

Engin Demirci
938

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Fazlasıyla Eylül - Garib Çoban

Fazlasıyla Eylül - Garib Çoban

Aşkı öldürdük ya, düşünmek hangi mevsimin ne rengidir.
Bir eylül yaklaştı bütün eylüllere inat.
Eğer gürültüler içindeyse gönül, toprak gibi tevekkül et!..
Hayatımın bir noktasında, bunca çaba boşuna mıydı, diye sormak istemem kendime.
Seni tanıdığıma yemin edebilirim.
Kimsin sen?..
Başka bir hayattan tanıdığın biriyim.
Her gün yeni baştan kaya yuvarlamak istemem, putlaşmış insanlardan.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Canım ne isterse onu yaparım yerine!..
İçinde bulunduğum durumla bağlantılı olarak doğal işlevimin ortaya çıkmasına güzellikle izin veriyorum.
Kendi kıymetlimi bulmalı ve onun için çabalamalıyım.
Bu Maide her yanıma yağdıkça, kalbime sükun vereni bulmalıyım.
Ruhumu ısıtan bir sevgi var.
Hayat tavsiyesi, güzel şeylerini kimseye söyleme!..
Başkalarının işaret ettiklerini değil.
İncelik gösterip, incinmek de var bu yolda.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Cânı cânâna fedâdan çekinen namerttir.
Dâvete aşkla icâbet edecek kurbansın.
Nasılsa her şeyin üstesinden gelemezsin, yağmur yağmadıkça.
Uyu, bir şey kalmadı geriye.
Hiç bir şey olmamış gibi yine gittim kabrine yağmur yağarken.
Hiç ayrılmamışım oysa, mesela ben hiç babamla dertleşmedim bir yudum sevgi için.
Ey garib gönlüm, bir bulutun köşesine çekilip bir yağmur damlası ya da sararmış savrulan yaprak olarak yaşamak istesen de nafile.
Yağmuru anlamak, bulutları sevmekten daha görkemliymiş.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Huu çeken her damlanın can’a can vermesinden, kabul olmuş dua ne demek anladım.
Ümit ediyorum ki , teheccüt vakti ettiğim dualar ulaştığı her sineye bir teselli.
Savrulup sabır çeken yapraklar zihni bulandıran sorulara bir cevap.
Sokakta yatan kimsesizin bakışları gönül yakıcı, nefsime insanın zor geçitlerinde sırtını sıvazlayan şefkatli bir el.
Huzurevindeki yaşlıların hikayeleri, buhranlı gönüllere şifa olsun.
Hakiki ömürüm seninle geçen eylül’ce dakikalarmış.
Talip olduğun gönül yolunu yokuşlarıyla seveceksin.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Yıldırımlar göğü aydınlatırken, uğuldayan bu rüzgâr bu delice yağan yağmur ürkütmesin seni gönül.
Hiç kimse kendisi için gizlenen müjde ve mutluluğu bilemez. Secde-17)
Her yağmur damlası karşılıksız direnmektir putlaşmış, sevgisiz insanlığa.
Ben Huu diyerek kendimden özür dilerken, zamanın dışında, boşluğun içindedir sevgili.
Bir gönül dostunun dediği gibi Eylül!..
Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi.
Bilmez ki sorsun, bilse sorardı.
Sevginin ispatı meraktır.
Seven, sevdiğini söylediği kişiyle hemhal olur. Aksi sevgi değildir.
Artık ölümü bekleyişin öbür adı, ne üşütür ne yakar eylül’cedir.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

İnsanlar putlaşmış, teheccüt vakti tutunabilecek bir kimse göremiyordum.
Şems vakti kendi yolumu kendim bulmak durumunda kaldım.
Ey gizli ihsanları, lütufları bulunan, Rabbimiz!..
Bizi endişe edip korktuğumuz belalardan muhafaza buyur.
Bilmediğimiz için endişe duymadığımız musibetlerden de emin eyle.
Kendime kısa bir dinlenme ve acele etmeme borcum olduğunu hissediyorum.
Ölü gerçekle yüzleşemiyorum.
Kendi kendime asla engel olmayacağım!…
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Her şeyi yoluna koyacak olan akıl yoldan çıkarsa, onu kim yoluna koyacak?..
Ve deliler şeyhi dedi ki, toprağın lisanını unutma, gün gelecek onunla baş başa kalacaksın!..
Yağmurlu eylüllü günleri anlamanın sonrasında, tek başınalık istiyorum.
Eylül geldi, bir yağmur daha yağdı, bir yaz daha geçti, hiçbir şey anlamadım.
Nasıl ki bir kutuya sıkıştırılmış bir kelebek uçmanın büyüsünü akledemezse düşünmek de tarifsiz olanı ortaya çıkaramaz.
Hayat büsbütün yaşanmalı.
Oysa yapacak ne çok şey yokta vardı, gizli ağlar gibi.
Ve ne kadar az zamandı, an’da gökkuşağı çıktığında anladım.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Ey gönül, dışarıya gitme, kendine geri dön, hakikat içindeki insanda yaşar.
Cahilde eksik olan akıl değildir.
Eksik olan ahlaktır.
Bu kadar putlaşmış insanlar arasında, acı kaçınılmazdır, acı çekmekse isteğe bağlıdır.
Ölmekte olan birine karşı herkes iyidir.
Hepimiz ölmekte olduğumuzu bir anlasak birbirimize ne kadar iyi davranırdık.
Bir zamanlar yoğun duygular hissedebiliyorduk.
Uyumadan önce düşündüğümüz, mesajlaştığımız birileri, serviste, tenefüslerde, kampüste dershanede beklediğimiz.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Bak bunu sakın unutma!..
Her gözünü kapayan uyumaz, her veda eden gitmiş sayılmaz.
İnsanın sevdiğini kaybetmesi, bir yönüyle dişini kaybetmesine benzer.
Acısını o an yaşar, yokluğunu ömür boyu!..
G/özlerimizin aradığı birileri vardı, yağmur damlalarındaki yakamozlarda.
Senin işin dünyevi değil ey gönül, dünya muhabbeti bütün hataların başıdır.
Senin olan senden alınmaz, senin olmayan ise sana verilmez.
Her şeyin bir vakti vardır.
Gece, karanlığına karanlık kattığı vakit eğer sen gün ışığı istesen, yerine getirilir mi hiç bu isteğin?..
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Mevsim eylül’ceyse, gülün yaprağı bülbülün ayrılığına bir zemheridir.
Sadakat, kişinin teheccüt vakti bir besmele ile kendinde bir kişiye bir yer ayırması ve o yeri hep onun için korumasıdır.
Şimdi ya bomboşuz ya da mantıksalız.
Ömür, kıymeti bilinmeyen Aziz bir misâfirdir.
Ey gönlüm, hiç bir tesadüf senin kadar
muhteşem değildi.
Seven kimse, iman, tevekkül, tevhid ve ikan bakımından kemale ererse mahbûb olur.
Güçlük gider, rahatlık gelir.
En güç iş, Hak tarafından sevilmiş
olmakta.
O'nun sevgisi kazanıldıktan sonra her şey kolay olur.
Yalandan gitsende, mevsim sonbahardır aşkın sarhoşluğuyla gönlümde biri var.
Elhâmdûlillâh; olan, olmayan, ve olacak olan her şeye.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.

Teslim ol ki, selâmet bulasın.
Uyar ol, sana da uyulur.
Razı ol, senden de razı olurlar.
Süratle yerinden kalk.
Ötesini Hak Teâlâ senin için bitirir.
Allah’ım, gönlümüzü, dünya ve âhiret işlerimizi sen idare et.
Bizi ne nefsimize ne de halktan birine bırak.
Ey Garib Çoban, söz sahibinden ayrı yürüyorsa , şems vakti bir Huu de ikisini de bırak!. dedi Deliler Şeyhi.
Gönül bir alem, dünya bir lokma illah illa Huu.
Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım.
(Y.ed - Bir Lokma Bir Hırka Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 4.9.2024 00:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Gamsız insanlara eğlence gelirmiş yaşamak. Yüreğin hisli mi işkencedesin, talihe bak!.. (Mehmed Âkif Ersoy)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hayrullah Değerli
    Hayrullah Değerli

    Yüreğiniz dert görmesin kaleminiz daim olsun hocam yine anlam dolu bir şiir okudum kaleminizden nice şiirlere inşallah
    Sonsuz saygılarımla

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    "Yağmur damlası gibi gittiği her yeri güzelleştiren insanlara denk getir gönlümü Allah'ım."

    Ne kadar içten, ne kadar masumca bir dilek böyle. Allah'ım kabul etsin inşallah.

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Eylül ve yağmur...
    Yağmurla "saydamlaşan", kirden, pastan uzaklaşan

    Dünya...
    Güzelleşen bir bakıma...
    Onun için "yağmur gibi hoş, bereketli, temiz insanlara" denk gelmeyi dilemek
    İstemek herkesin duası olmalı,

    Şairin de...

    Tebrikler Engin Bey...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)