Gerçekte bir botanistim, yani bitki bilimci
Sözler dizelerimde yuvarlanıyor
Kâh elimde udum, kâh kanunum
Hepsi bir müzik parçasında toparlanıyor
Sevmek çok kolay sevilmek zormuş
Sevgi denen şey gönüller yormuş
Sevdiğim dilber olmaz diyormuş
Şu deli gönül boş seviyormuş
Onu halâ unutmadım
Kimi umutların gerçekleştiği
Kimilerinin
Karlar altında kaldığı
Kimi sevgilerin yeşerdiği
Kimilerinin
Gün yüzü görmeden solduğu
Bir düğüm attım dudaklarıma
Sussun, haykırmasın diye
Yorgun bir atın tırısları,
Bitkin bir işçinin
Çapa sallayışı gibi
Ölgünüm,
Yavrum benim güzel kızım
Hayatımsın benim nazım
Şırıl şırıl çağlayanım
Güneş yüzlüm, boz ceylanım
Prensesim, gözüm, nurum
Aşktan mı yandın ey dil hep ağlıyorsun
Meftûn mu oldun acep pek çağlıyorsun
Çeşm’inin efsûn’una şikâr mı oldun?
Çok şuh mu ki ol güzel bel bağlıyorsun?
Canımızın bin parçası tatlı mı tatlı
Annem
Nadide kır çiçeklerinin en güzelinden
Ilık meltem rüzgarlarının esintisinden
Menekşelerden daha güzel olan sensin
Seni çok seviyorum, sana aşığım desem
Bir kez inansan bana her şeyinle güvensen
Seni hiç düşünmeden yapamıyorum desem
Güvenir misin bana, inanır mısın bilmem?
Her günde her gecemde sensiz yapamam desem
Gözbebeğimsin gözümde
Saçın teline kıyamam
Kâh hıçkırır, ağlarsın kâh
Gözyaşına dayanamam
Yorulma sen, hasta olma
Dalgın gözlerimin
görmeyen derinliğinde,
kepenkleri kapalı
bir pencere gibi
usul, usul bekliyorum.
Yanına geldim usulca
uzun, uzun seyrederken
daldım gittim uzaklara.
Kanımın,
damarlarımdan
fışkırmak üzere olduğunu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!