Yine toplu taşımadayım. Gerçekten her tipten insanı taşıyor. Ama bazıları… Tam bir buhran. Eyvah! Durakta durduk. Yine başlıyoruz. Şoför başlıyor ‘’Arkaya ilerleyelim.’’ Kolaysa kalk yerinden sen ilerle. İnsan denizi gibi. Tövbe ya!
2 durak sonra ineceğim. ‘’Nasıl inebilirim?’’ diye düşünüyorum. Babamla konuşup Tan Sağtürk’ten bale dersleri almalıyım. Genel kültürle alakası yok. Tamamıyla otobüs kültürü bu. İnsanları aşa aşa kapıya ulaşıp sağ salim otobüsten inebilmek için.
Bir de burnu Kaf Dağını aşanlar var. Geçmem lazım ilerlemeye çalıştığımı görüyor, ‘’Pardon geçebilir miyim?’’ diyorum tık yok. Höstünüz yıksaydınız! O nasıl geçiş öyle ya. Resmen ezdi geçti. Eyvah yine durak!
Neyse ki binen olmadı ama inmeye çalışırken yanımdan geçenler kolumu sağ kolumu kum torbası sandı. Şşşşttt o benim kolum, kum torbası değil, gücünü deneme.
Geleceğimiz durakta ineceğim için yavaşça kalkıyorum. Boşuna yer kaplamayayım.
Otobüsün önüne geçen bir (d)ayı yüzünden otobüs birden duruyor ve ben yanımdaki kişiyi pirzola yapıyorum. ‘’Özür dilerim hanımefendi dengemi kaybettim.’’ Neyse ki kadın halden anlıyor ve ‘’Önemli değil insanlık halidir.’’diyor. Thank you hanımefendi.
http://fatmanurdikerler.blogspot.com.tr/
DİĞER YAZILARA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ
Bak bir Mehmet daha düştü toprağa
Ve şehadeti yükseldi semaya
Bu ne acı kaderdir bir anaya
Ya Rab! Şehidimizi kabul eyle.
Hangi yürek dayanır bu acıya?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!