Dünya kırk kulplu kazan diyorlar,
Valla gördüm hamuduyla yiyorlar,
Vakkolardan beymenlerden giyorlar,
Benim tuttuğum kulp elimde kaldı.
Bu nasıl devrandır aklım almıyor
Bunca derdi yıllar var ki çekip gezerim,
Çare sende diye gülüm yolun gözlerim,
Bilesin ki artık tatlı candan bezerim,
Doğada hayattır ömrümde bir gül,
İçimdeki sevincin adıdır ÇİĞDEM.
Rabbimden bizlere en büyük ödül,
Dönüşü olmayan yola gitme sevdiğim,
Bıraktığını bulmanın garantisi yok,
Kırk düşün bir söyle aman bebeğim,
EDEPTEN AMMA
SEN RÜZGARA BENZE BENDE BULUTA,
ESTİĞİN YERLERE GELİP YAĞAYIM,
BİR GÖKKUŞAĞI GİBİ DOĞKİ UFKUMA,
SEVDİM DİYENLERİ KISKANDIRAYIM.
Kömür gözlüm bana gönül koymuşun
Ne yaptımda senin kalbini kırdım
Sanırım sevgimi boşa yormuşun
Hiç kafaya takma üzülme gülüm,
Sen neşeyle salın soysuza inat.
Hüzünlenmesin yüzün düşünme ölüm,
Simsiyah saçların beyaza dönsün,
Gülen gözlerinin ışığı sönsün,
Fidan gibi bedenin sararıp solsun,
Arala kapıyı bir bak yüzüme,
Kanımla karışıp aktın özüme,
Kulak vermesende benim sözüme,
Ben senin aşkına talibim tatlım.
Ne yollar kat ettim buraya kadar,
Büyütüp beslemiş ana danayı,
Danalar büyümüş tanımıyor anayı,
Huzur evine bırakmış babayı,
maşallah ne güzel bir çalışma olmuş,kalemin seller gibi akmış,canı gönülden kutluyorum şekerim,