Umudun uzaklara yağdığı yalnız diyarlarda yola çıkan,
Bavulunda kabuksuz kuruyemiş, ajandası ve bir kalemi olan..
Yanına aldığı kalbi, yol sırasında içtiği şekersiz çayı ve yalnızlığıyla konuşan..
Yani kaçsam,
Giden buralardan, yine Ben olsam...
Dokunmadım kahveme,
Çayı demlemedim
Ve aylardır öylece duruyor tarağım
Kaktüsler dayanırmışta susuzluğa
Bu kadarı sankş biraz fazla
Kurumuş ikisi de mor saksılarda
Sen bana bakarsan,
Ya ben güzel bir güle dönüşürüm
Yada mısralarımda şenli bir şâire..
Sen ya ben tarafından öpülürsün,
Yada bu gönülle birlikte gömülürsün..
Bilesin ki sen,
Civanperçemi kokusu geliyor sepetimden
Hani küçükken yapraklarından para yaptığımız cevizin dibindekiler
Bisikletimin arkasında söküğünü yaşlı komşumuza diktirdiğim sırt çantam
Yanımda ışıklı radyom gene sesi bir gider bir gelir...
Sizin ordan karakızla tavukların sesi geliyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!