Hayatın bir oyun olması
İçimi ferahlatıyor.
Ne çıkar birileri
Bulutlardan pak gömleğimi
Kana bulasa..
Kaç kez ölümle kesişti yolum
Dedi ki sen buralı değilsin.
Fatma ana
Dilimin dillendiremediği
Kalbimin hüznünü
Gözlerim söylemişti, ben değil.
Tam iki kez yakındım
Yakınlarımın kalpleri uzak
Bedenleri kadar yakın değil.
Fatma ana
Vuslatın kanadı kırık
Hüznün pençesi güçlü
Vakur duruşumun
Hüzünlü bir şarkıda
Kalbime gözlerime
Geçmiyor hükmü
Üzüldüğüm ağladığım doğrudur.
Fatma ana
Kalbindeki hüzün dudaklarındaki Türk'ün
Soysuzun elinde can verdi kaç kuzun.
Zeynel son gülüydü bahçesinde Türkün.
Seni sevenlerde karar kılıyor hüzün.
Fatma ana
Sana benzeyen bütün analar
Sana komşuluğu arzular.
Bu meyandadır anaların
Analara yaptığı bütün dualar.
Fatma ana..
Bir ömre kaç pişmanlık sığar?
Henüz onbeşimdeydim.
Hayatın Kerbala olduğunu anladığımda.
Kanımızla laleleri suladık.
Hüseyinler olduğumuzda
Fatma ana
İsmail'in imrendiği kınalı koçların
Kimi yeşile kimi kızıla boyandı.
Şeme koşan pervanelerin
Bulvar lambalarında yandı.
Fatma ana
Denizler kaynayıp kabaranda
Dağlara değil
Senin yüreğine sığınırız
Cennetin kapısında
Sen beklerken çocuklarını .
Geliyoruz yüreğindeki hayalimizle..
Baba otağına ana kucağına.
Fatma Ana
Yez iti sorarsan, onlar yaşıyorlar hala..
Bir kavgada ölüşümü duyarsan
Bu haktan yana şahadetimdir.
Bu gelişim bana ödül, müjde olsun sana.
Kayıt Tarihi : 27.8.2020 13:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!