Fatıma,
sen çölde su ararken
ben vahalarda ölüm orucu tutuyorum
can çekişiyorum
hasret sancısı vuruyor sol yanıma.
Sen karanlığıma icabet edip
ayazlarımda buzlar kırınca
ben loş yalnızlıklar yaşıyorum
letafetine sığınıp,
şemse sabır biriktiriyorum
seninle aynı sahrada susayınca.
Fatıma,
sen aziz pınarlarda
beklemeyi yeğliyorsun
elinde bir bakır maşrapa
ben Kevserlerde sular soğutuyorum sana
ruhumu çekiyorum ellerimden
avuçlarım açılıp da sular dökülmesin
Beyazdı önceden ırmaklarım
ötesini bilmezdim
sen sularımdaki mavisin, biliyorum.
Duy sudaki tılsımı
ben maddeye dokunarak aşkları algılayan bir âmâyım
anlat Leyla dediğime
yağmura,
Fatıma...
Fatıma,
Zümrüd-ü Anka'yı bilir misin
ya ulaşılmaz Kaf dağını
Anlat bana o masalı
Hüseyine anlattığın gibi
belki gelir o vakit
gelmez dedikleri
anlat bana
sana dokunan sam yelini
ve Rebezê'de ölenleri
anlat bana
Fatıma...
Kayıt Tarihi : 24.2.2014 15:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Haşem Baygümüş](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/02/24/fatima-4.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!