Yüzyıllardır aynı şey,
Bir seven kalp,
Bir de asırlık yalnızlık.
Boynunda kokusunu anımsıyorum begonyaların.
Seygiye dayalı bir arzum var bir ümit bin sitem.
Yolunda hayallerimi senin için dağlıyorum çoçukluğumun.
Eski hatırlı anılarım duvar,yüreğim dar,vesaire unuttuğum.
Koynunda korkusunu saklıyorum hegomonyaların.
Farkirdik ve mutlu.
Özgür bir gülüş,içimde saklanıyordu.
Gençliğimin aydınlık rüzgarı.
Sevdiğimin vakur duruşu.
Kimseyi üzmeden yaşamak için namuslu.
O güzel zamanlar ne kadar kısa ne kadar hoştu.
İhtimali vardı mutluluğun.
Hasretle gülümseyerek.
Geleceğini düşleyerek.
Bir şehirde bir nedende ve bir nefeste.
Vebali kalmasaydı bana sadece,sessizliğin uğultusuyla yokluğun.
Ruhumda kanayan yerlerde sendin.
Kaybetmeye başladık.
Önce ufak ufak.
Özenerek şatafatlı kişiliklere.
Sempati duyarak,aldandık.
Sonra büyüyerek.
Benlikler içinde,yaşlandık.
Çırpınır uçamaz da bir yaralı kuş içimden.
Gönül viran olur, sözüm hicran, hüznüm kafes.
Toprağa siner gibi korku filizlenirse geceden.
Adım hiç olur, hayalim günah, sözüm heves.
Öyle Yaşayacaksın ki
Öyle seveceksin ki,
Bitiremeyecek hiçbir şey, hiçbir neden sevgini.
Haddinden fazla değil,
Hak ettiğinden az değil,
Kararını bileceksin.
Mecburiyetler içinde tükendi tahammülüm.
Sevimsiz yüzlerde kararıyor mevsimler.
Hayaller ezberimde umudumdu kabulum.
Yüreksiz sözlerde acıtılıyor sevenler.
Bu öfkeyi kim bıraktı aşka?
Ne zaman ağlayan bir çoçuk sesi duysam.
Dünyanın yaşanmış tüm hüzünleri üstümde belirir..
Ölümü hissederim ,umutsuzlar çıkmazında.
Nefes alamam sanki karanlık korkularım delirir.
Ne zaman ağlayan bir ana görsem.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!