78 yılında Ankara baharında bir memurun ilk oğludur.
Diyarbakırda ilkokula başlayıp izmitten mezun olmuştur.
Şiire, okuduğu bir çok kitaptan edindiği kelimeleri aktarmak için başlamıştır.
Sarsıldımı umutlar yeşermiyor bir daha
Sıkıldımı yumruklar açılmıyor her anda
Güldürmek zor, ağlatmak kolay amma
Asıldımı suratlar gülmek zor yarınlara
Uğruna yazılmış tüm şiirleri hak eden aşk,
Nice gözyaşları, nice kanlar dökülmüş mabet,
Dönüşsüz yolları birleştiren sevgili
Bitmek tükenmek bilmeyen gerçek hasret
Sis çökünce sima’ na herkesi susturan aşk,
SIRDAŞDIR DAĞLAR
Sırdaşdır dağlar
Dikdir başları
Başlarında bulutlar
Yanlızdır dağlar
Yalancı dediler asırlardır hep sana
Hey gidi içi boş harap,yalan dünya
İnandım direndim asırların inadına
Boş çıktı inadım, senin gibi içi boş dünya
Hoş geldi hallerim, senin gibi dışı hoş dünya
Sabaha koşan saatlerin karanlığı
Aydınlığın hakkına baskınken
Gene sen düştün aklıma
Bu gecede şahit yazdın beni
Güneşin doğuşuna,doğanın uyanışına
Her gece yazdığın gibi.......
Şimdilerde kavramaya başladım anlamını sevginin
Yeni yeni öğrendim ismini yenilginin
Unuttum tadlarını vazgeçemediğim lezzetlerin
Anlıyorum artık sebebini aşkdan kaçış tedirginliğimin
Ezelle ebed arasında bir yerde aşk
Yaşam,ölüm
Yaşam için ölüm
Her şeye rağmen yaşam
Ama
Her şeyin sonu ölüm....
Bulutları indiremem senin için
Yağmurları durduramam
Sığındığım dağları yok edemem
Sen sandığım güneşi hiç kapatamam
Gelincik tarlaları yapabilirim sana
Ya da, dünyadaki tüm çiçekleri toplardım senin için
Seni düşünürken yakaladım kendimi
Seyrederken hayalini,dinlerken sesini
Aslında hiç aklımdan çıkmıyorsunki
Hayalimdeyken sen
Seslenmek için sana yüreğimden
Bildiğim tüm alfabelerden
Efkarım fiyakalısından olsun bu akşam
Üç paket aldım bitmeyen cigaralardan
Yorgan varsın düşsün yorgun bedenimden
Demli olsun çaylar, hayal kuralım her demden
Bırak artık konuşmayı gamdan, kederden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!