ANNECİĞİM
Bilmem nasıl anlatsam o mahzun bakışını
Merhamet nakışını
İşledin çarşaf gibi bu küçük karakteri
DAMLALAR
İcazetli damlalar kapıda beklemekte
Bu hırslı bekleyişi mazlumlar gözlemekte
Yer kürede muştular kulakları açıyor
DEPREM
Bu zelzele illeti gelirse bir millete
Biçer bir cellat gibi zarar verir devlete
Onun o sarsıntısı silkeler tüm toprağı
Alır canları hepten doldurur bir sepete
HASRET HAYKIRIŞI
Bu dünyanın zilleti çöküyordu üstüme
Hisler ferman ederdi gönlümün hutbesine
Aklım feryat ederdi kıvranır hasretiyle
Rüyamda uyanırım ben annemin sesiyle
HEP SEN
Güneş perde çekip de ayrılınca sessizce
Bakışlarım yalvarır bu zamana girince
Küstah gökyüzünün pişmişliği belirince
MÜCADELE
Kalk ve doğrul yerinden yeislere kapılma
Silkele bir kendini gafillerle bulunma
Dik tut mehib başını sözlerine aldırma
Soyu kesik ırmak gibi susma durulma
SANMA Kİ
Sen sanma ki cennetin malında mülkündedir
Sen sanma ki mutluluk o maddi külfettedir
Mutluluğu ararsan onu bulmak pek de zor
Çünkü asıl mutluluk o kalbinin içindedir
SİZE ATFETMEKTE
Koştular birer birer o çarpışılan yere
Uçtular hep beraber vaadedilen sefere
Yıktılar benlerini vazgeçtiler dünyadan
UMUTLU ÇİLE
Ben bir yeşil yapraktım o zarif dallarımda
Sallanır dans ederdim bu hayat rüzgarında
Hışırtılar çıkarır anardım hep Mevla yı
Yüzümü döner idim işveyle o güneşe
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!