Fatih'in İlk Göz Ağrısı Gonca Gülü Sinan'ın

Ekrem Çiçek
642

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Fatih'in İlk Göz Ağrısı Gonca Gülü Sinan'ın

Bir kucak umutsun biliyorum, bir avuç hüzün,
Hani taşın, tohrağın altın ya senin
Gizler yaşlarını, yüreğini ıslatırken,
Biliyorum güler bir yüzün..

Eteklerine yıldızları doldurursun tek tek,
Perdelerini ardına kadar açarsın,
Gökkubbenin nuru girer içeri,
Ay olsam, yıldız olsam seni sarmak için,
Büyüler, büyülersin beni...

Gün doğar başlar telaşın,
Hani altın ya her toprağın taşın..
Hücum eder Marmara, sökün eder Boğazlar,
Haydarpaşa tren tren, vagon vagon,
'İstanbula iniyorum' der Anadolu,
Biliyorum başlar, amansız savaşın,
Ürker bir anda Sarayburnu, korkar Sirkeci,
Bir lokma aş, bir yudum iştir adı yarışın...

Umut Orduları gelir oturur dizlerine,
Yapışır eteklerine birer birer,
Kucağındaki yıldızları dağıtırsın, gece topladığın,
Sığınır yüreğinin kıyılarına,
Başı döner yaşamın, mutluluğun başı döner...

Biliyorum taşın toprağın altın,
Dedemde biliyor, torunumda,
Ya havan suyun, ince belin selvi boyun..
Nasıl bir büyüdürki etkisinde cihan
Bu senin eski huyun İstanbul, eski huyun...
Ne işi var kem gözlerin,
Ne işi var, İngilizin, Fransızın, Yunanın,
Bu bitmez bir sevda eski bir öykü,
Gözü sende dünyanın...

Fatihin ilk göz ağrısı, gonca gülü Sinanın,
Bizansın çılgın kızı,
Hasbahçesi, cenneti Osmanlının..
Uzanmış Marmaranın kollarına, tarıyor saçlarını,
Bedeni delik deşik, çığlık çığlığa surlar,
Anlatır martının göz yaşlarını,
Dile gelse bir dile gelse asırlar...
Bebelerin Can Suyu, çocukların duası...
Beyaz atlı prens, genç kızların rüyası..
Sen Sevdanın Başkenti, Aşkın Cumhuriyeti,
Çelişkiler dünyası...
-2-
Bir tependen bakarım geceleri,
Bir rüya, bir gelin gibisin,
Hayran kalırım sana, hayran,
İnerim eteklerine, sokaklarına düşerim,
Karanlığın gözleri fırlar izbelerden,
Varlığımdan korkarım...
Bir bebeğin çığlığı gelir kuytulardan,
Bir dişinin yüreğinden atılmış...
Çocuklar sinmiş öteye beriye,
Kiminin yüreği titrer,
Kimi 'abi bir simit' der...
Bir insan meyvesi bunlar, bir mendile satılmış...

Karanlıkların yutar insanları, Kaldırımların, ormanların,
Hani altındı taşın toprağın,
Körkütük sarhoş olur Tarabyada bir adam,
Pişmanlıkları yaşar sonra,
Bırakır kendini boğazın sularına...
Hisarların hesap sorar gemilerden,
'Heeey hemşerim selamsız nereye? '..
Adaklar adar Telli Babada gelinler, kızlar...
Bu karakış nerden çıktı, bu kar,
Neden suratını astın, Bittimi kucağındaki yıldızlar? ...
Baharın nerde İstanbul? Lalelerin, güllerin goncaların,
İlham perisi olduğun ozanların, masalsı sevdaların...

Fatihin ilk göz ağrısı, gonca gülü Sinanın,
Ne detlerin biter, ne tepelerin,
Galata nöbettedir Kızkulesinin başında,
Asırların sırrını saklar...
Beşiktaşa Barbarosun gemileri yanaşır,
Fatih bir başka tepeden iner boğaza,
Üsküdar geceyi aydınlatır...
Sultanahmet yakar kandillerini, yakar Süleymaniye,
Gök toplar yıldızlarını, ve deniz yakamozlarını..
Peygamberin kutlu mutlu şehri,
Her yanda şehit, her yanda yatır..
Eyüp Sultanda yapar sana dualarını...
Marmaranın kollarında uyumakta adaların,
Sen ey vazgeçilmezim, kara sevdam,
Kaçarken geri koştuğum fettan yosma,
Canımı acıtır öperken, bambaşkadır tadın...

Hadi yıldız doldur eteklerine yine,
Bitsin bitsin kederin,
Paylaş yalnızlığını benimle,
Çıkar at içinden karanlıklar kuşağını,
Çek üzerine Lale Bahçelerini,
Bu umudun, bu sevginin pelerini...

Gülhane Parkı, Ayasofyayı taç yaptı başına,
Yerebatan Sarnıcında hangi gizemler akıyor,
Yedi tepenin altından damar damar..
Asırlar ne öyküler yazdı, baksana Çemberlitaşına,
Tut düşenin ellerinden hadi,
Kara bahtı, kör talihi olmasın onun,
Yeter artık, yediği şamar...

Hani taşın toprağın altınya senin,
Umudun altın, acın bile altın külçe,
Yazın altın, kışın altın, kar' ın beyaz altın...
Yıllardır ortak herşeyimiz,
Sevabımız günahımız, ölümüz - dirimiz ortak,
Trafikte can çekişimiz..
Karacaahmet'te huzura kavuşuyor ruhlarımız bak,
Bittiği yerdeyiz kavganın davanın,
Yaratanla buluşuyor, Zincirlikuyu'da bedenlerimiz...
Topyekün örtüyor üstünü Can Kafesinin,
Bir avuç, bir avuç toprak...

Ne yolcular gönderdin Haremden -Topkapıdan,
Haydarpaşadan -Yeşilköyden Ne konuklar karşıladın,
Dünyanın öbür ucundan gemiler dolusu misafirin oldu...
Kapalı Çarşıda bir ressam gördüm,
Yaşamın ritmini tuvaline koyuyordu...
İlk göz ağrısı Fatihin, Sinanın gonca gülü,
Paha biçemiyordu insanlar Topkapı Sarayında,
Zamanın iz düşümlerine...
Gözler fırlıyor, hızlanıyordu yürek atışları,
Döndükçe medeniyetlerin varoluş günlerine...
Beylerbeyi boğazı gezdiriyordu, turistlerin ellerinden tutmuş,
Saygıda kusur etmiyordu Boğazın Gülleri,
Küçüksu, Kanlıca, Çengelköy bir buse veriyordu,
Açıyordu kollarını, Ortaköy, Bebek, Emirgan,
Göğü deliyordu vapur düdükleri,
Sirenler can telaşında, uçmuyor martılar,
Bu Dolmabahçede zamanın durduğu an...

Yıldız topla geceleri yine,
Doldur kucağına avuç avuç,
Umudun delikanlısı, hüznün genç kızı,
Çadırını Eyüp sırtlarına kurmuş Piyerloti,
Sevgiliye duygu dolu mektuplar yazıyor,
Altın Boynuz sereserpe uzanmış önünde,
'Hadi gel, durma gel' diyor...
Ne çok insan var bağrında, hala alır yüreğin,
Aşkın Cumhuriyeti, Sevdanın Başkenti,
Bilirim bedavadır suyun, verdikçe - artan,
Sonsuz bir kaynaktan beslenirsin,
Fatihin ilk göz ağrısı, gonca gülü Sinanın,
Açmışsın yürek kapılarını ardına kadar,
SEVGİ VERİRSİN SEVGİ VERİRSİN......

Ekrem Çiçek
Kayıt Tarihi : 21.4.2006 17:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Gülşen Şenderın
    Gülşen Şenderın

    Bu kadar güzel yazılmış bir şiiri nasıl da farketmemişim..Kutlarım.Duygu ummanın hep daim olsun...Saygılar GÜLŞEN ŞENDERİN

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Ekrem Çiçek