öyle bir geceyim ki, farzet zifiri katran,
ellerindir inan beyaz olan, ışıkla dokunan.
sen ki, enginlerce taşıyan maviliği, kuşlarında çarpan naif kalbi,
hangi kalbe düşer yas karası, hangi aşık sever ki
katran matemini,
söylesene,
sen mi..?
....ben mi?
uğramadan hiçbir durağa, varmalı hemen duraksız,
... amansız sona
çarçabuk öğrenip, yaşarken bilemediklerimizi alıp yanımıza,
...ve
taşımalıyız mahşerine, içlerindeki her biri gizli zebânîyi...
atılacağız ateşlere sonuçta mahşerî,
nasılsa yanığız bu sevda da diyerek,
yakarlarken bizi, güleceğiz değil mi...?
..bu,
yüreğin suçsuz yere hüküm giymesi, düpedüz birbirinde kavli,
kalemi kıranın titremez mi ki hiç eli, kalbi...
verilmemişse bir de, son söz hakkı,
edilmemişse tek kelâmı,
hele, yoksa da yürek, içindeki denizler gibi,
yakmalı o zaman bu gönül tüm gemilerini,
yokuz biz,
........ hiç olmadık demek ki...
*kiraz çiçeği*
Gönül Ersin
Kayıt Tarihi : 15.11.2009 21:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ardına düşemediğimiz hayallerimiz için, söyleyemediklerimizden...
yüreğin suçsuz yere hüküm giymesi, düpedüz birbirinde kavli,
kalemi kıranın titremez mi ki hiç eli, kalbi...
verilmemişse bir de, son söz hakkı,
edilmemişse tek kelâmı,
hele, yoksa da yürek, içindeki denizler gibi,
yakmalı o zaman bu gönül tüm gemilerini,
yokuz biz,
........ hiç olmadık demek ki...
Sözün bittiği yerdir...
Susarak Sevgili Gönül Ersin Gürsu tebrik ediyorum...
hele, yoksa da yürek, içindeki denizler gibi,
yakmalı o zaman bu gönül tüm gemilerini,
yokuz biz,
Çok güzel dile getirilmiş tebrikler gardaşlık
TÜM YORUMLAR (52)