Şehrin varoşları,yüksek bir edayla
Kentin merkezine şöyle bir bakıyordu
Beşevlerde bir varoş çocuğu
Her zaman yağtığı gibi
Yürüyerek okuluna gidiyordu
Hayatı anlamaya, adam olamaya çalışıyordu
Ben seni soğuk bir kış sabahı tanıdım
Kaybettiğimde bahardı
Bahara inat yağmur yağıyordu
Sana olan aşkıma gökler ağlıyordu
Ve sen gittin Yasemin, bir veda bile etmeden
Umutlarımı, hayallerimi de alıp gittin
Ne olurdu yazmasaydım, ben bu kara yazıyı
Namert soysuz, Çinli
Bilmeseydi, içimdeki acıyı…
Yeryüzündeki cennetim, güzel Türkistanım
Çekirge sürüsünün ayakları altında esirim
Dağlarımda kuşlar, toprağımda böcekler
Kahpe Çinin kalbine bir mızraksın sen
Gökbayrağım dalgalan, yok artık sincan
Korksun artık soysuz, bizim adımız Türkistan
Gök mavi, Ayyıldız, her yerde varız biz
………
Bosnadan, Anadoluya, Kafkaslardan Türkistana
Yıllar su gibi akıp geçse de
Hatıralar bir bir hafızadan silinse de
Yüzün hayal mayal aklıma gelse de
Gönül hiç yaşlanmıyor, Yasemin
…….. ……..
Sevdamı gizledim hep içime
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!