Ben seni;
Baharın gelmesinin,
Lale, sümbül ve menekşenin,
Tabi kokularını sergileyerek
Gülümsemesinin,
Bu halleriyle
Baharın saçtığı güzel kokular,
Kalbe ilham veren çiçek dokular,
Sevdanın zirvesi, tatlı duygular,
Rüyalar hep seni, seni anlatır.
Uçan kuş sevinci muştulasa da,
Hasrete sürgündür sevda kuşları.
Kalpleri burkulur düşer başları.
Hele böyle soğuk uzun kışları,
Onlarla paylaşın gelip yıldızlar.
Gözleri semada sizde buluşur.
Bütün efkarımı süpürüp gittin,
Nereden yollandın sabah rüzgarı.
Şu garip gönlümü tarümar ettin,
Şöyle bir dolandın sabah rüzgarı.
Seni seviyordum üşütsen bile,
Hiç böyle esmedi sevda rüzgarı,
Kırdı kanadımı kalkmaz yukarı,
Girdiğim girdabın yoktur çıkarı,
Anlamadım hâlâ nedir günahım?
Çekince kendimi şöyle hesaba,
Yine geldi hazin hüzün yanıma,
Kastı var gibiydi sanki canıma,
Sirayet etmekte her bir anıma,
İyi ki sen varsın kanımda sevdam.
Uçuşur beynimde kopuk fikirler,
Akar sicim sicim inerler yere,
Şu kurumuş arzı döver bin kere.
Bütün sularını hem sere sere,
Götürür gaibe garip yağmurlar.
Ufuk yarılarak bir şimşek çakar,
Sen hep böyle,
Her defasında,
Alıp başını fütursuzca giderken,
Günleri tükettin zamanından erken.
İçimden sökerek götürdüklerinin
Olmazken farkında bile,
Gün nöbetini devrederken akşama,
Yine efkârdan ses var bizim diyarda.
Sağnağa beş kala anları yine…
Göğe ağan bulut, beynimi perdeleyen sis,
Ruhuma dökülecek damlaları düşünüp,
Neme susamış toprakla beraber
Dağlar çok dumanlı, başım dönüyor.
Kalbim ateşlenmiş, dünyam sönüyor.
Toprak, ağaç, demir her şey yanıyor.
Yine de aklımdan çıkmadın sevdam.
Başımın belası oldun bir kere,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!