işte geliyorsun...
bir nur gibi...
sabah ezanı dinler gibi
dinleyeceğim yine nefesini.....
saçların dökülecek
salonun ortasına,
toplayıp birer birer
öpeceğim dudaklarından.
yine bana öfkeli bakacaksın..
ahhh biliyorum…
bir silah gibi
keman kaşlarını çatacaksın
ve vuracaksın,
dağıtacaksın....
işte geliyorsun...
sanki bin yıldır
görmemiş gözlerim seni...
kurumuş yüreğimde
saltanat süren aşkın.
daha dün gibi...
bir sigarayı tüketişini seyredeceğim
balkonumuzda..
beni de tükettiğin gibi….
kahveyi ibadet halinde
yudumlayışını...
ben de seni yudumlayacağım...
eğme ne olur güzel başını.
şimdi mutfağımız
bir başka çiçeklenecek
ve sanırım kıskanacak
arka bahçemizdeki
güller bizi...
ben seni kadife
bir aşkla sevdim....
sırf bu yüzden düşmedi mi
pırlantanın değeri...
bir bilsen nasıl
talim etti yüreğim.
ilkokula başlayan
çelimsiz bir çocuk gibi...
çaylak bir kuş gibi...
olsun...
değil mi ki sevmiyorsun...
ne fark eder ciğerim
işte geliyorsun....
Kayıt Tarihi : 17.6.2009 09:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cenk Ulupınar](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/06/17/farketmez-32.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!