Fareli Köyün Kavalcısı - Şiirsel Masal

Perinur Olgun
947

ŞİİR


26

TAKİPÇİ

Fareli Köyün Kavalcısı - Şiirsel Masal

Bir ülke varmış uzakta.
Yıllar önce orada
Tüm evleri fareler sarmış.
Ortalıkta fareler dolaşırmış.
Halk bıkmış farelerden,
Sonu boş düşüncelerden.
Vali buna hiç bakmazmış.
Aklını farelere takmazmış
Bir gün hizmetçi kilerin
Kapısını açık unutmuş.
Evin düzeni işte o zaman bozulmuş.
Ne zaman kilere dolmuş fareler,
Bitmiş hemen ballar, sucuklar, peynirler.
Vali o zaman demiş:”Aman
Fareler köyü bastı yaman.
Çabuk bir çare bulun.
Çok geçmesin zaman.
Halka hemen seslenmiş.
Bu arada fareler iyice beslenmiş.
Topluluğun en arkasından biri
Garip giyimli iri,
Başında tüylü şapkası
Çantalarla dolu arkası.
Elinde kavalı
Demiş:”Bin altına ben,
Fareleri atarım şehirden.
Şehrin valisi demiş:
“On bin altın veririm.”
Kavalcı:”Bin altın yeter “ derim.
Ertesi gün başlamış kavalını çalmaya,
Fareler evlerden dökülmüş yollara.
Büyülü ses dolmuş sokaklara,
Fareler başlamış kavalcının arkasından koşmaya.
Kavalını öttürdükçe farelerin önüne,
Peynirler, sucuklar görünürmüş.
Etraf peynirlere, sütlere bürünürmüş.
En sonunda hepsi dereye düşmüşler.
Sessizce boğulup, ölmüşler.
İstemiş parasını validen.
Vali kahkahalarla gülmüş.
“Sana bin altın mı vereceğimi sandın sahiden? ”
Kavalcı demiş:”Çok üzüleceksiniz,
Sonra arkamdan çok da düşüneceksiniz.
Sabah olmuş, kavalcı kavalını çalmış.
Kentteki tüm çocuklar, evlerindeki kapıları açmış.
Kavalcının peşine düşmüşler
Anneler babalar çok dövünmüşler.
Ama ne fayda!
Çocukların önüne binlerce oyuncak dökmüşler.
Kentte sihirli bir dinleti yayılıyormuş.
Çocuklar bu dinletiye bayılıyormuş.
Mutsuz mu mutsuz Osman varmış.
Bir ayağı ötekinden kısaymış.
O da çocuklara karışmak istemiş.
Annesi babası direnmiş.
Sonunda bakmışlar ki
Mutsuz Osman,
Çok daha mutlu
Demişler:”Yok bunun sonu.”
Açıvermişler kapının kilidini,
Verivermişler eline değneklerini
Mutsuz Osman çocuklara yetişmiş.
Büyülü dinletiye kapılmış gitmiş.
Bir dağın önüne gelmişler.
Dağ açılmış, birden ikiye,
Kavalcı ve çocuklar girmişler içeriye
Bakmışlar orada
Oyuncaklar salıncaklar
Hepsi onları bekliyormuş.
Osman en arkadan geliyormuş.
Osman dağdan içeri girerken
Bırakmış koltuk değneklerini.
Değneksiz yürümüş içeri
Anneler babalar
Yaşlı gözler,
Bin bir yeminli sözler,
Vali demiş:
-“Gördünüz mü olanı?
Kavalcının hakkını yedik..
Bin altını veririz dedik.
Vermedik.
Söz bir daha kimseyi aldatmayalım.
Sözümüzde duralım.
Kimseyi kırmayalım, mutlu olalım.
Mutlu edelim.
Mutluluğa gidelim.

3 Nisan 1977 İzmir

Perinur Olgun
Kayıt Tarihi : 18.6.2007 06:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Perinur Olgun