Sözüm Meclisten Dışarı
Öncelikle olabildiğince ezik olmalısınız;
Öyle ki sofraların vazgeçilmez mezesi olan ezme bile,
Durumuna sevinmeli sizi gördüğünde.
İlkokul mezunu olmanız kâfi, adam olana fazla bile,
Popçu olmanın altın kuralları arasında yer alan bazı şeyler burada da geçerliliğini koruyor,
Mesela özellikle kitap okumaktan kaçının,
Halkın malı olduğunuz için kitap okumak sizi mallığınızdan ederek
Halktan uzaklaştırır; gerek yok,
Onca yıl halka mal olmak için çaba sarf etmişken bu risk akıl karı değil.
Buna sebep ne siz okuyun, ne de çevrenizde olanlara okutun; aman diyorum…
Saçınızı kuş yuvasına benzeyecek biçimde taratın,
Siz gittiğiniz berbere fantezici olduğunuzu söylerseniz o ne yapması gerektiğiniz bilir,
Çünkü bu bir ritüeldir ve tüm fantaziciler aynı berbere gider bir model gezmek için.
Erkekseniz, iki parmak kalınlığında olan kaşlarınızı
Tek parmak seviyesine inecek kadar aldırın
Ve kaşınızın altından çıkan beyazlığa aldırmayın,
Her fantezicinin başına gelebilir,
Giydiğinizde 1 beden dar alınmış gibi duran takım elbise giyin,
Ya da altınıza kot pantolon giyip, üstünü siyah bir body ve beyaz bir ceketle tamamlayın,
Pantolonun altına beyaz ya da taba rengi bir ayakkabı giymeyi sakın ihmal etmeyin.
Bir de giydiğiniz gömlekse mutlaka üstten 3 düğmeyi açık bırakın ki
Erkekliğinizin ispatı olan kıllarınızı cümle âlem görsün.
Bayansanız, yakışıp yakışmadığına bakmadan kaşlarınızı komple aldırıp,
Ten renginiz ne olursa olsun onların yerine simsiyah döğme yaptırın,
Öyle bir makyaj yapın ki aykırı olsun, herkes sizin ne mal olduğunuzu anlasın.
Üstünüze şık mini bir elbise giyin, makyajınızı tamamlamanız için bu şart;
Sonuçta şahin görünümlü doğanları görmüş ve binmiş bir ülkeyiz.
Acılı bir hikâye edinin kestirmeden, aman sakın yanlış anlamayın kestirme falan derken,
Sağlam bir fakirlik edebiyatına ihtiyaç duyacaksınız,
Aksanınız kırık olsun, arada “bele bele, haho, he bacım, tey tey” gibi kelimeler sarf edin.
Hatta özellikle düzgün bir aksan kullanmayın ki halk sizi daha kendinden görsün(!)
Birbirinin nerdeyse kopyası olan en az 10 şarkı bulup albümünüze koyun ki,
Dinleyicileriniz de cebindeki parayı size koysun,
Şarkının sözleri samimi olsun;
“Kele sensiz kaldım buralarda, kız seni sevdim haberin yok,
Le zalımın kızı zıtçın ağzıma, Lahey Lahey Lahey nerenin başkentidir.”
Sonuna da bir zılgıt koydunuz mu oldu bitti.
Şarkı söylerken,
Erkekseniz, apış aranız pişmişçesine, bacaklarınız birbirinden ayrık durun,
Vücudunuzun üst kısmını biraz öne doğru eğin,
Her an büyük abdestinizi yapacakmışsınız gibi poponuzu hafifçe dışarı doğru çıkarın,
Mikrofonu tuttuğunuz elinizi ne anlama geldiğini, ne işe yaradığını bilmeden,
Bu işin kuralı budur kavlinden titretin,
Arada varsa kameralara poz verin, bakış atın,
Kebap partileri verin, her fantazici pişmiş hayvan sevdiğini bu yolla kanıtlar.
Bayansanız, şarkıyı söylerken çok duygulanmış gibi yapın,
Hatta gözleriniz dolu dolu olursa daha ikna edici olur,
Arada elinizi başınızın üstüne koyun veya o civarda gezdirin,
Ben de sizdenim şeklinde izleyicilere ve kameralara bakın.
Hareketliyse söylediğiniz şarkı, kafanıza göre takılın,
Eğleniyormuşsunuz gibi yapın.
Unutmadan, siz de bir menajer edinin,
Standartlar ölçüsünde, sizin gibi giyinen konuşan,
Kırık bir aksanı olan, sizi olduğunuzdan daha iyi biçimde mal’laştıran bir menajer.
Evet, şimdi son aşamadayız,
Artık halk sizi bekliyor, sizi istiyor,
Onların bağrından koptuğunuzu onları küçümseme pahasına kanıtlayın,
Şimdi halka mal olma zamanı,
Hayırlı olsun.
23 Şubat 2011 / 10:39
İstanbul
Kayıt Tarihi : 29.11.2011 00:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!