Faili Meşhur Şiiri - Erhan Us

Kaçışı olmayan döngüsü içinde yalanın
İhtiyaç mı, oyun mu olduğu anlaşılamamış
Kimliksiz bir inanma meselesi

İçinde taşırken tanrılarını dokunulmazlıklarıyla
Ya da akarken kanları 'kulların' ritüellerde
Sapıkça izlemekten zevk alınan şiddetin
Daha mahvolmamış meşruiyeti

Kitapların derinlerine gömülü satırları
Hiçbir şekilde anlamayacak müritlerin
Birkaç bin yılda adları değişecek
Ve adına cinayet işledikleri putlar

Düşünmek, okumak, sorgulamak olmayan bir dogmalar ütopyası
Surlar örülmüş yedi kıtada metrelerce
Geleneklerin, bedenlerin ve iki-üç kitabın etrafına
Sanki taarruzda olmayan satırları varmışçasına

İlerlemenin boynuna takılmış orta çağ tasmalarının
Çürümüş, insan derisinden sapları
Bir kâbusta yüzü silik çıkmış herhangi karanlık gibi
Kayıyor kimin tuttuğu görülemeyen ellerden

Ve delmeden hemen önce, bir aydının ışıktan kalbini
Kaç el ateşlendiği duyulmayan, duyulsa da açıklanamayan
Mermi kovanının yere düşmesiyle soğuması arasında
Birkaç zamanaşımı

Namludan çıkmış minarelerin müstehak diye fısıldadığı
Faili meşhur cinayetlerin
Örümcek ağlarından çoktan örülmüş kılıfları

Ve hiçbir kitapta belirtilmemiş motivasyonuyla
Tetikten henüz çektiği, kirlenmiş işaret parmağını
Dudaklarına bastırıp yüzü hiç kızarmadan sus yapan
Tetikçiler

İlk mecburi aşktan beri kitaplarında yazan
Belki umursanmamış, yahut başarılamamış
Yeterince uzun bakılan uçurumların da bakanlara baktığı
Kavranamayan bir zamanda ve mekânda yitirilen tanrıları

İnanç, vicdan, umuda karşı
Cennet, cehennem, araf…

Hiç var olmayan yerlerin
Hiç var olmayan alacakaranlıkları…

* Gerici cinayetlere kurban verdiğimiz aydınların aziz hatırasına.