Faik Asal Ankara'da (tbmm'de)

FAİK ASAL TBBM’DE
5. BÖLÜM
*
8 Mart 1943’ten 5 Ağustos 1946’ya kadar Denizli milletvekili olan Faik Asal Acıpayam’da olduğu kadar TBMM’nde etkin olamamıştır. Meclis oturumlarına katılmış, meclis çalışmaları sırasında yalnızca oy kullanmıştır. Faik Asal milletvekili seçildikten sonra, Ankara’da Denizlili üniversite gençlerini birçok kez evinde yedirip içirmiş; onların harçlık ve barınma sorunlarında “babalık yapmıştır.
*
Partisi CHP tarafından 1946 seçimlerinde Denizli milletvekilliğine aday gösterilmemesi Asal’ın kırılmasına yol açmıştır. Seçimlere az bir zaman kala bağımsız milletvekili adayı olarak katılma kararını açıklaması, CHP ile olan ilişkilerinin bozulmasına yol açmıştır.
Asal, 21 Temmuz 1946 seçimlerine bağımsız aday olarak girmiş ve Acıpayam’dan 6205 oy almış, ancak diğer ilçelerden yeterli oyu alamamıştır. Denizli toplamından aldığı 6668 oy onun milletvekili seçilmesine yetmemiştir.
*
Denizli’de seçimler öncesi CHP’de siyaset yapan bazı kişilerin seçimlerde bağımsız aday olmaları, parti içinde sıkıntı yaratmıştır. CHP İl Başkanlığı’nın şikâyeti ile haklarında partiden ihraç edilmek üzere işlem başlatılmıştır.
*
Faik Asal’ın bağımsız aday olması, CHP’li adaylarına gidecek oyları azaltarak, DP adayı Reşad Aydınlı’nın milletvekili seçilmesine sebep olduğu suçlamasıyla savunması istenmiştir.
*
Asal, 1946 seçimlerinde milletvekili seçilen CHP il eski başkanı Hulusi Oral’ın tarafsız kalamayacağını düşünerek, savunmasını, doğrudan CHP Genel Sekreterliği’ne göndermeyi tercih etmiştir.
*
Asal, savunmasında “Milletvekili adaylarının belirlenmesinde İl başkanının yanlı ve ayırımcı tavırlar sergilediğini, Acıpayam’la ilgisi olmayan Reşat Aydınlı’nın nabza göre şerbet vermesinin önüne geçmek için bağımsız aday olduğunu savunmuştur.
*
Reşat Aydınlı’ın pervasızca davranışlarına ve propagandasına karşı il yönetinin kayıtsız kaldığını vurgulamıştır. Faik Asal, dördüncü kez CHP’den seçilen Dr. Hamdi Berkman’ın DP’nin kurucuları arasında yer alan kayınbiraderi ve bacanağını bile engelleyemediği halde, CHP’den aday yapılmasından üzüntüyü duymuştur.
*
Reşat Aydınlı’nın çalışmalarını gördükçe soğukkanlılığını sürdürmekte ve durumu kabullenmekte zorlanmış olan Asal o günleri “…Temmuz 19, Saat sekizde bir anda kafamda bir şimşek çaktı; bağımsız adaylığımı koymak!” diye anlatmıştır.*

İl İdare Kurulu, Asal’ın bağımsız milletvekilliği adaylığını “…sırf menfaat mülahazasından doğmuş bir teşebbüs…” olduğu kanısına varmıştır.
*
Asal, 23 Ağustos 1946’da tebellüğ ettiği şikâyet üzerine 1 Eylül 1946’da savunmasını yazarak cevap vermiştir. Uzun zaman gelişmelerle ilgili hiçbir cevap alamamıştır. Bu süreçte Asal, oğlu ve kızını dışarıda okutmakta, parasal sıkıntı çekmektedir. Savunmasına cevap alamaması üzerine Aralık 1946’da CHP Genel Sekreteri Hilmi Uran’a uzun bir yazı yazmıştır.
*
Yazısında “temiz ve dürüst bir geçmişe sahip, ülkesi ve partisi yolunda büyük hizmetler yapmış ve yapmaya çalışan bir kişi olarak, kendisinden istifade yoluna gidilmemesine üzüldüğünü belirtmiştir.”
*
Kendisi için uygun bir iş bulunamaz ise, hiç olmazsa Orman İşletmesi’nden aldığı aylık ücretin iki yüz elli ya da üç yüz liraya çıkarılmasını istemiştir. Ancak uzun yazışmalardan bir sonuç alamamıştır. Orman İdaresi dava vekilliği görevini iki buçuk yıl sürdürmüştür.
*
Savunmalarının alınması süreci, yazışmalar nedeniyle uzadıkça uzamış ve 12 Şubat 1948 tarihli karar ile partiden geçici olarak çıkarılmasını “esefle” karşılayarak, “… kararı bizzat kendim tamamlamak suretiyle bugünden itibaren…” diyerek partisinden istifa ettiğini belirtmiştir.
*
Tüm bu gelişmeler -günümüz siyaseti gibi- çok partili döneme geçişte de sancılı yaşanmıştır. Ülke genelinde ve yerel siyasetin içinde bireysel çekişme ve çalkantıların her dönemde yaşandığını göstermektedir.
Dava vekilliği yapan Faik Asal, 1950 seçimlerinde Denizli milletvekilliği için adaylık müracaatında bulunmuşsa da bu müracaatı da olumlu sonuçlanmamıştır.
*
Her insan gibi yaşamın içinde oradan oraya savrulmuş olan Faik Asal yurtseverlikten, Atatürkçülükten, halk adamı olmaktan ödün vermeden siyasi yaşamdan yavaş yavaş elini eteğini çekmiştir...
*
(Öykümüz devam edecektir.)Veli Aykar