Dağı taşı alev alev yanıyor
Canlar başlar oluk oluk kanıyor
Mahlukat kıyamet koptu sanıyor
Giden gelmez oldu çanakkaleden
Dünya alem gerçek erler tanıyor
Şehadet fışkıran yerler tanıyor
Rabbimin katında kucaklanıyor
Mevlaya yol bulan çanakkaleden
Sanki mahşer günü kul aklanıyor
Tekbirle şahlanan buraklanıyor
Bedrin arslanıyla kıyaslanıyor
Fahri alem s a v geçti çanakkaleden
Onla şereflenen dudak anıyor
Arşı ala sema melek tanıyor
Rahmeti deryada ol yıkanıyor
Şehadetle göçen çanakkaleden
Kayıt Tarihi : 11.3.2012 22:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şadan Yenişafak](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/03/11/fahri-alem-s-a-v-gecti-canakkaleden-1.jpg)
YETERKİ BİZ KENDİMİZE VE MANEVİ ŞUURA VARALIM
buda benimki
Çanakkale
Yeni baştan yazsam kalemi alıp elime
Birkaç mısra, birkaç kıta, birkaç kelime,
Tüm kelimeleri dolasam da dilime,
Ben seni anlatamam, seni ben Çanakkale.
Üzerinden geçti gitti koskoca bir asır,
Makberlerinde gizli, gizli makberlerde sır,
Seni anlatan tarih sığ, göz kör, kulak sağır
Ben seni anlatamam, seni ben Çanakkale.
Elbet solar açan güller, sen solmayacaksın,
Susmadıkça mabed-i gönlüm'deki ezanlar,
Sen Çanakkale sen elin olmayacaksın,
Daha nice nice destanlar yazacağım yalnız kalmayacaksın.
Bilal ÖZCAN
TÜM YORUMLAR (3)