yalvardım yakardım bırakmadın yakamı
nice yıldır kitli koydun kapımı
benim sana intizarım kötümü
sende benim gibi lal olsın felek
zehir katın ekmegime aşıma
Karanlık gecelerin ay yıldızı
Yanlızlık gönlümde sevda yolları
Kopan fırtına kırdı kolumu kanadımı
Yıkıldım ben virane yıllar yılı
Yağan yağmurun düşen damlası
Harputun altı askeri kışla
Şu genç yaşda oldum hasta
Verin teskere erem murada
Ağlama garib anam ağlama
Harputun yanı bademli bağlar
Ben sevda yükü sen gönül yorgunu
Yaşamımsa hayatın son oyunu
Sayfa mısralarla sevdan dolu
Sen hasretin acının yokluğu
Ne gündüzü tatdım ne akşamı
Anam ağlar kara kara
Benim yüregimde yara
Dökülmüş göz yaşı yollara
Gelemem gurbetten sılaya
Yavrum deyip figan etme ana
Gülüm var ekilmez
Yaprakları sararıp dökülmez
Aşkı sevgiye yorum getirmez
Yalan olmuş koku vermez
Otlar kurumuş çiçek açmaz
Nasıl olur deme yanlızlığın acısı düştümü bir kere
Harıl harıl savrulur dumanlar başında karanlık çöker gözlerine
Tutmaz dizlerin çözülür bağı yürüyemezsin yalın ayak
Islak ve çamurlu yollara düştünmü soğuk titrer bedenin
Saracak yorgun kollar kırık dallar gibi yanlara düşmüş haykıramazsın
Boğazın dügümlenir kelimeler hıçkırıklara boğulur yanlız vede yapayanlız
Oldum yürüdüm yalın ayak
Çile ızdırap bir yaşamak
Varlığı ise yokluğa alışmak
Unuttu beni gönülde kalmak
Aramam aranmadıkça arayanı
Ben hasretin kölesiyim
Ayrılığın ızdırabın efendisiyim
Yanlızlıksa benim dostum derim
Ne kederim nede nefretim
Yaşam çilemse sevgin elem
Yaşam dolu gözleri hep rüyam
Çilem özlem hasreti sılam
Çekilmez yanlızlık kahır dünyam
Tükenecek bilmem ömrüm anam
Kalmamış bedenimde derman
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!