Adı hicran!
Kara zehrine bulamış kaderini.
Dudaktan,dudağa sunmuş.
Sefil bir iştiha ile,
Muhabbetinin salyasına sinmiş,
O küflü paranın kokusu.
Şehvetin gecesi sarmış her bir yanını,
Buhur,buhur tütmede.
Hanesi çöplük kahpe namusunun.
Kokuşmuş!
Havva’dan geri kalan şu acuze.
Çürümüş asaleti baştan,ayağa.
Gölgesinin kara büyüsü,
Ne hoş da gizler kabahatlerini.
Sarhoş eder zemânenin saçakları.
Feleğin otağında oynaşır,öter zilleri.
Zaman,zamanı aldatır.
Bekleme’yle bulma arası,
Sanki akıl sağırı lanetinin döngüsü.
Hal görmez amma,Halik-ı Zülcelâl görür.
İki oya arası sebebini, dokuyanı da,
O Saltanatını da,şahidini de,acı hesabını da görür.
Sayılmayanın bir vaktinde.
Havva’nın kutsal mirası şu âcizine,
Haramın her dokunuşunda,
Yedi kat cehennemi de dar gelir.
09-09-2009.
Vedat KorunKayıt Tarihi : 9.9.2009 13:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!