Karabasan gibi üstüme gelirken
sevmiyorum eylülleri
kan kırmızısı karanfiller
koparılıp
sokaklarda ve caddelerde
paletler geçiyor üstlerinden
postallar tek tip sesiyle
eziyorlar yüreğimde ki
tomurcuklaşan meydan güllerini
onun içindir ki
sevmiyorum darağaçlı
eylüllerini
Filizlenirdi umutlar
bir mevsim boyu
tam erişmişken çiçek açmağa
dokunuşlar değil
darbelerdi
söndüren ve kurutan
umutları yok ederken birer birer
yüreğimde öcü oldu
şu kör olası eylüller
ve onun için sevmem eylülleri
gözler bağlı
yürekler prangalı
düşlere kilit vuruldu
dimağ susturuldu
caddeler ketumlaşıp
sokaklar kan gölünedöndü
o eylüllerde
yeşeren umutlar
hepsi birer birer söndü
nasıl sevebilirim ki
eylül yüreğimde
buruk bir gündü
sorgular sualler
götürüp getirmeler
ve bitmeyen işkenceler
adınız batsın diyorum
bütün eylüller
yürekler mahpusluktu
gözler hapiste
kırılası ellerdi
tetikte
kaçma vururum demeden
kaç can gitti
öyle dinlemeden
ve onun içindir ki
nefret duyarım
mevsimin eylülünden.
12.08.2008/OLTU
Kayıt Tarihi : 12.8.2008 07:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tam puan ve antoloji.
Eğri oturup doğru konuşmak zorundayız..
12.Eylülü ben de sevmiyorum. Eylül aylarında kan kırmızı karanfiller bulamazsınız. Üstelik meydanlardaki tek tip postal seslerini, paletlerin ezip geçtiği karanfil düşüncelerinizi taze tutmalı ve o meydanlara davet eden düşünceleri, kafa yapılarını da irdelemek zorunluluığu duymalısınız.. Bir günde yaşamını kaybeden insan sayımız 60-70'lere ulaşmıştı. Paletler mi ezip geçiyordu onları?
'Benzin vardı da biz mi içtik' veya ' dün dündür, bu gün bu gündür' masallarıyla köy kavesi ağızlarıyla yürütülen devlet işlerinin sonucunu irdeledinz mi?
Geçmişi devleştirmek, masallaştırmak, süslemek başka şeydir; geçmişin gerçeklerine ulaşmak için tararafzız insan gözüyle gerçekleri görebilmek başka şeydir..
Saygılarımla..
TÜM YORUMLAR (6)