Ezelden mü'mine armağan geldi
Kırklar irfan kurdu kadim yol oldu
Acem'de şah idi Urum'a geldi
Âhirinde Hacı Bektaş Vel'oldu
Nasip dağıtınca isim değişti
Destur şah dedi de bir dolu içti
Fatm'Ana'nm gözlerinden yaş düştü
Ezdiler de o kırklara verdiler
Kırklar Beytullah'ta bir irfan kurdu
Muhammed de o irfanda esürdü
Bekçisi var kapısında kim durdu
O kim idi hal evinde hal oldu
Dört feriştah yolladılar cihana
Duydu naci bekçi oldu kırklara
Fatma Ana özün çekinca dara
Ağladı da gözü yaşı sel oldu
Muhammed Ali'ye gel dedi geldi
Yetmiş iki için şeriat koydu
Şeriat tarikatın sırn oldu
Hakikatta Hak Muhammed Al'oldu
Şah isminde şeriata varmadı
Şah'sız bu cihana destur gelmedi
İrfanı kurdular ceme yürüdü
Şah geldi de cümlesine ul'oldu
Bir meyve verdi ki tadından doymaz
Onu yemeyenler canına kıymaz
Yetmiş iki millet ol şahı sevmez
Naci kuldu, güzel şaha kul oldu
Muhammed Ali'den tuttum elim var
Hızır ile kevser içtim dolum var
Doksan altı âyet yedi ilim var
Altı kapı âşıklarda sır oldu
Kul Himmet Üstadım var mı hatası
Allah âşık Muhammed'dir putası
Şah Hatayî'm âşıkların atası
Âhirinde Hacı Bektaş Vel'oldu
Kayıt Tarihi : 20.10.2016 11:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!