acıya ses olur
yüreğini üşüten
gecenin yalnızlığı
türkülerin sesi kısık
derin çöl seraplarında
bir akarsu söylencesi
tutsaklığını ayır yorgunluğundan
bak; kirli ve acımasız
gece
uyuyor
su yanar
yüzyıllık gökyüzü silkelenir üstümüze
kuytularda kalır bakışlar
açık ara, açık yara
ah! dağınık serçem
unutuşlar
anıları yabancılaştırıyor
yağmur yağıyor
buruşuk bir keder
ve demiryolunda tren
bu şehirden giderken
bir akşamüstünün kasım serinliğini
ağır esen rüzgâr hızıyla geçiyor
yüreğimi üşüten
çorak bir aşkın yorgun yenilgisi
taşlıkların tenhasında
kuşları bekleyen
ufalanmış ekmek kırıntılarının cinneti gibi
hadi!
unut öykümü
ve unutkan boşluklarda bıraktığım
ezberlenmiş sözcüklerimi silkele saçlarından
yüzüm:
karşıya bırakılmış sessizlik
Salih GÖZEK
Salih GözekKayıt Tarihi : 5.3.2009 00:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!