Önce hafiften esti ılık tatlı bir rüzgâr
ardından geldi yağmur incecikten yağdı kar
sonra hava karardı toz duman oldu her yer
ne ağaçlarda bir dal birden oluşan bu hâl
ne dallarda bir tek can ne çatı ne de bir dam
toz misali süpürdü ah bu iklimsiz eyyam
hele ettiğine bak şu gamsız fırtınanın
bu asırlık çınarın altında oturanlar
sevgilisi ağacın müdavimiydi onlar
ağaçlar sevenlere bir doğa ramağanı
şimdi yerle bir olmuş çekilmiş canı kanı
sökülmüş köklerinden yarası pek derinden
her akşam gelen şair belki burada yazdı
en güzel şiirini belki evvelki yazdı
belki yıllar öncesi bu ağacın altında
almıştı ilk buseyi vefasız sevgiliden
nice böyle fırtına ve nice böyle giden
geriye dönüş yoktu her giden sevgiliden
getirmez ki geriye birbir aldıklarını
hayatsa bir fırtına hırpalıyor haylice
nice evler yıkıldı niceler oldu viran
bu ani yıkılmalar kökten sökülen ağaç
günden güne eksilen yüce sevgiye muhtaç
13/Temmuz/2012/Cuma/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 13.7.2012 19:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yüksel Nimet Apel](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/07/13/eyyam-3.jpg)
Aslında çoğu şiirler insan sıcaklığının gerçek durumlarından doğar.
Şiirdeki görüntüler beni bu yargıya bir kez daha ulaştırıyor.
''Onlara :
Hepiniz ben ölene dek
Şiirsizliğe mahkum edildiniz
Dedi..''
DERDANE / Ahmet Ş.DOĞAN...
TÜM YORUMLAR (1)